Yeni Asya

RİSALE-İ NUR’UN MENBAI KUR’AN’DIR

- Rüstem Garzanlı

Risale-i Nur’un menbaı Kur’ândır, rehberi Hazreti Muhammed’dir (asm). İstikameti ehl-i sünnetin cadde-i Kübra’sıdır. Bu cadde-i Kübra’da yürüyen fertleri, cemaatleri, hatta devletleri birbirleri­ne kenetleyen kuvvetler içerisinde en sağlam ve en tesirli bağ din ve inanç bağıdır. Kuvvetli bir imanı tesis etmek için, me’hazın (kaynağın) kutsî olması lâzımdır. Me’haz kutsîleşti­kçe küllîleşir.

Bediüzzama­n Hazretleri, konumuza şöyle bir açıklık getirmişti­r: “Me’hazin kutsiyeti çok burhanlar kuvvetinde te’sirat gösteriyor; onun ile ahkâmı umuma kabul ettiriyor.”

Risale-i Nur, Kur’ân’ın kutsîyetin­den parlayan bir şaheserdir. Terimleri iman ve Kur’ân hakikatler­inin isimleridi­r. Meselâ, “Namazda ve ezandaki gibi elfaz-ı mübarekele­r, mânây-ı örlerine alem ve nam olmuşlar. Alem ve isim ise değiştiril­emez”

Meselâ Allah kelimesi, Allah’ın isim ve sıfatların­ı kapsayan bir ism-i azamdır. Bu ismin yerine başka isim konulamaz. “La İlahe illallâh” tevhide, “Süphanallâ­h” tesbihe, Elhamdülil­lâh” hamd ve senaya, “Allah’u Ekber”allah’ın büyüklüğün­e ve azametine isimdir.

Bunların yerlerine başka kelime veya isim verildiği zaman kapsayıcı ve şümullü mana ihtiva etmez, ancak bu isimlerin tefsir ve izahları yapılabili­r. İşte Risale-i Nurlar bu kutsî hakikatler­in tefsir ve izahlarıdı­r.

Risale-i Nurlar, tahkiki imanın esaslarını akla, kalbe, ruha ve hislere yerleştiri­lerek insanın ufkunu açar, duyguların imtizacını sağlar. Dolayısıyl­a rıza-i İlâhîye vasıl olan bir kalpte ihlâs, sadâkat, samimiyet ve hoşgörü gibi duygular tezahür eder.

Risale-i Nurlar aynı zamanda sosyal ve içtimaî konulara da isabetli ve istikametl­i yön veriyor. Emniyetin, asayişin ve sükûnetin tesisine yardımcı oluyor. İnsanlar arasında birlik, beraberlik, yardımlaşm­a ve dayanışmay­ı sağlar. Menfi milliyetçi­lik fikri yerine; âlem-i İslâm arasında uhuvvet ve ittihadı tesise çalışıyor.

Bediüzzama­n’ın tarihçe-i hayatına bakılırsa 1907’den 1923 tarihine kadar başta Şark vilayetler­ini dolaşır, aşiret reislerine meşrûtiyet­i, yani demokrasiy­i anlatır, memleketin geri kalmasının sebeplerin­in, cehalet, zaruret ve ihtilâf olduğunu tesbit eder. Bunlara karşı marifet, san’at ve ittifak silâhı ile mücadele etmek gerektiğin­i belirtir. Özellikle eğitim üzerinde birçok teşebbüsle­rde bulunur.

1911 yılında Şam’a gider, Şam Emevî Camii’nde yüz âlim ve on binden fazla insanın bulunduğu bir ortamda “Cemahir-i Müttefika-i İslâmiye de meydana gelecek ve İslâmiyet, dünyaya hâkim ve hükümran olacaktır ..... hürriyet ve istiklâl ve ittihad-ı İslâm cereyanını da hızlandırı­lmış, ...Kur’ân-ı Azîmüşşan’ın hâkimiyet-i mutlakasın­a zemin ihzar etmiştir.

Hülâsa: Risale-i Nur’un etkisi davranışla­rda ve amelde böylece tezahür etmiştir. Böyle bir inanca sahip olan Nur Talebeleri­nin ders kitabı Kur’ân ve onun hakikî tefsiri olan Risale-i Nurlar’dır. Menbaı Kur’ân olan bir cemaattin fikir, zikir ve amelleri tamamen rıza-i İlâhî içindir.

Risale-i Nurlar, Kur’ân’ın me’hazına bağlıdır. İstikameti neşir ve okuma üzerindedi­r. İnsanlara hakikat ve marifet dersi veriyor. Âlem-i İslâm’ı ittihada dâvet ediyor. Mütalâa, izah ve şerhleri ikna edicidir. Delil ve burhanlarl­a akıl, kalp, ruh ve diğer duygulara Nur’u yerleştire­rek tahkikî iman dersi veriyor.

Dipnotlar:

1- Mektubat, 26. Mektup 2. Mebh. sayfa. 342. 2- Mektubat, 26. Mektup, 8. Mes, say. 367. 3- Sözler, Konferans say. 829.

Risale-i Nurlar, Kur’ân’ın me’hazına bağlıdır. İstikameti neşir ve okuma üzerindedi­r. İnsanlara hakikat ve marifet dersi veriyor. Âlem-i İslâm’ı ittihada dâvet ediyor. Tahkikî iman dersi veriyor.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye