BU ÜSLÛPLA Nereye?
AİHM’İN Demirtaş kararına Cumhurbaşkanının verdiği “Bizi bağlamaz” tepkisi, benzeri evvelce de defaatle tekrarlanan bir rest. Bunların hafızalarda en fazla iz bırakanı, Aym’nin Can Dündar için verdiği tahliye kararına “Tanımıyorum, saygı duymuyorum, uymuyorum” ifadeleriyle karşı çıkmasıydı.
Oysa yargı gibi son derece hassas bir alanla ilgili beyanda bulunurken, hele Cumhurbaşkanı konumundaki bir insanın çok daha duyarlı ve dikkatli bir dil kullanması gerekir.
Bir taraftan “Türkiye’de yargı bağımsız ve tarafsızdır” diyerek herşeyin hukuk içerisinde yürüdüğünü söyleyip Batıdan bu noktada gelen eleştirilere “Sizdeki hukuk da, bizdeki guguk mu?” gibi gayet “veciz ve diplomatik” ifadelerle mukabele edeceksiniz; diğer taraftan tasvip etmeyip eleştirdiğiniz kimi yargı kararları için böyle konuşacaksınız!
Bu tavır ve üslûbun hiç faydası yok, zararı çok. Hele AİHM gibi Ab’nin en yüksek yargı organı söz konusu olduğunda, böylesi çıkışların yol açacağı sıkıntılar daha katmerli olur.
Çift taraflı yanlışlar sebebiyle zaten yürümeyip tıkanan AB sürecini yeniden canlandırma girişimlerinin söz konusu olduğu bir aşamada bu söylem, ilişkileri normalleştirme ve süreci tekrar rayına sokma yönündeki karşılıklı gayretleri de yine çıkmaza sürükler.
Kaldı ki, bugün “Kararları bizi bağlamaz” dediği AİHM’I vaktiyle bir hak arama mercii olarak görüp, Türkiye’deki haksız yargı kararlarından kaynaklanan mağduriyetini oraya taşıyan ve sekiz ay önce Hollanda ile yaşanan Bakan krizi üzerine “AİHM’E de gideceğiz” diyen de bu sözlerin sahibi değil miydi?
Herşey bir tarafa, Türkiye AİHM’IN yargı yetkisini devlet olarak tanımış ve kararlarına uyma taahhüdünde bulunmuş. Hal böyle iken, devletin başındaki ismin o kararlar için “Bizi bağlamaz” resti çekmesi olacak şey mi?
Mesele terörse ve Demirtaş hakkındaki iddialar gerçekse, iki yılı aşkındır devam eden tutukluluğa rağmen mahkemenin hâlâ bu yönde bir karar almamış olmasının izahı ne?
Dahası, benzer durumda olan birçok insan var. Ve AİHM’IN Demirtaş kararına ateş püskürenler, aynı mahkemenin malum davalardaki binlerce başvuruyu “İç hukuk yolları tükenmedi” diye reddetmesine alkış tutuyorlardı!!!
Oysa hukukta böyle çifte standartların yeri yok, olamaz.