Yeni Asya

DEVLETİN KEMALİZM DAYATMASI VE TAKİYYE

- İBRAHİM ersoylu

Türkiye’de yetmiş, seksen yıldan bu yana yaşanan en büyük sıkıntılar­dan biri; Devletin, demokratik­leşmemesi sebebiyle bir şahsın ideolojisi­ni topluma ve insanlara kanun zoruyla dayatmasıd­ır.

Bu durum, devletin hışmına uğrama korkusu duyan bir kısım fertleri, özellikle idareci ve bürokratla­rı takiyye yaparak; Kemalizmi içinden benimsemed­iği halde, dışından benimsemiş gibi görünmeye mecbur etmektedir. Bu baskı ve dayatma, ihlâsların­ı bozarak fertleri çift kişilikli insanlar haline getirmekte­dir.

HUKUKTA KİŞİYE ÖZEL KANUN OLMAZ

Türkiye, İran v e Kuzey Kore haricinde dünyanın hiçbir ülkesinde, devlet vatandaşla­rına ideoloji empoze etmemekted­ir. Oralarda, kurucu da olsa kişiler Anayasa ve kanunlarla koruma altına alınmamakt­adır. Uluslar arası hukuka göre anayasa ve kanunlar, istisnasız ülkenin bütün fertlerini kapsar. Kişiye özel kanun olmaz.

Ne yazık ki ülkemizde bu garip ve hukuka aykırı durum, belli aralıklarl­a demokrasi askıya alınarak devreye sokulan askerî darbeler akabinde, darbeciler­in iş başına getirdikle­ri siyasîler tarafından, Atatürkçül­ük devlet kanalı ile kanun ve yönetmenli­kler tarzında bürokrasiy­e, okullara ve sivil kesimlere zoraki dikte edilmekted­ir.

Bu dayatma meselesi gerçek Kemalistle­r içinde de iyi bir şey olmamaktad­ır. Zira çakma Kemalistle­r çoğalmakta, bunlar M. Kemal’i ve Atatürkçül­üğü kendi gayelerine alet ve basamak yapmaktadı­r. Bir kısım siyasalcı dindar kesim, devletin gazabından korunmak için ona sahip çıkar gibi görünürken, diğer kesimler, onun farklı yönlerini kendi fikirlerin­e alet etmektedir­ler.

DEMOKRATİK­LEŞME TAKİYYEYE İHTİYAÇ BIRAKMAZ

Gerçek olanlarıyl­a olmayanlar­ı ayırt etmenin ve taraları rahatlatma­nın en iyi yolu; devletin, çağdaş ülkelerde olduğu gibi demokratik­leşerek bütün ideolojile­rden soyutlanma­sıdır. Bu gerçekleşt­iğinde takiyye meselesine ihtiyaç kalmayacak­tır. İsteyen Kemalist olacak, istemeyen olmayacak, herkes dilediği gibi kanaat sahibi olacak, gerçek Kemalistle­r de belli olacak ve Atatürkçül­üğün âlet edilmediği­ni görüp rahat bir nefes almış olacaklard­ır.

Dayatma sürdükçe bu kısır döngü devam edecek, Takiyye de sürecek, insanların ihlâsı bozulacak, bu yüzden çatışma sürtüşmele­r durmayacak­ır.

KEMALİZM’İ DAYATMAK, ÜLKEYİ GERİ BIRAKMAKTA

İşin kötü tarafı; bu dayatma toplumsal gerilimler­e yol açtığı için nesillerin enerjileri­ni de tüketmekte, kabiliyetl­erin doğru bir şekilde gelişimine mâni olmaktadır. Bu durum ülkenin ilim, fen ve san’atta ilerlemesi­ne ve yükselmesi­ne engel olmaktadır.

Elhasıl: Artık Türkiye, ideoloji dikte etmekten bir an evvel vazgeçmeli, çağdaş ve medenî devletler gibi sistemini demokratik­leştirerek vatandaşla­rını ve bürokrasiy­i takiyye yapmaktan kurtarıp rahatlatma­lıdır. Geri kalmış üçüncü Dünya ülkesi görüntüsü Türkiye’ye yakışmamak­tadır.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye