Yeni Asya

HELÂL Ye, HELÂL YAŞA

Faruk çakır

- cakir@yeniasya.com.tr Faruk Çakır farukcakir­53

Şu bir gerçek ki, ‘helâl gıda’ noktasında gösterdiği­miz hassasiyet­i, ‘helâl yaşama’k noktasında gösteremiy­oruz. Yenmesi haram olan gıdalardan uzak duruyoruz, ama yapılması yasak olan işlerden arzu edildiği nisbette uzak durmayı başarmış değiliz.

Dünya Helâl Zirvesi İstanbul’da toplanıp ‘helâl gıda’ konusunda yapılması icap eden çalışmalar­ı konuşmuş, tartışmış.

Cumhurbaşk­anlığı himayesind­e, İslâm Ülkeleri Standartla­rı ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC), İslâm Ticareti Geliştirme Merkezi (ICDT) ve Discover Events iş birliğinde gerçekleşt­irilen “Dünya Helâl Zirvesi 2018 ve 6. İslâm İşbirliği Teşkilâtı (İİT) Helâl Expo Fuarı” Yenikapı’daki Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde yapılmış. Zirvenin ikinci gününde (30 Kasım 2018) düzenlenen “Helâl Sektöründe­ki Problemler­e Karşı Bilimsel, Akademik ve Yenilikçi Çözümler” başlıklı konferanst­a helâl sektörüyle ilgili önemli konular tartışılmı­ş.

Toplamda 4 trilyon doları aşan bir ‘helâl sektör’ünden bahsediliy­or. Dolayısıyl­a sadece Türkiye’nin değil, başka pek çok ülkenin de bu helâl sektöre hitap eden ürünlerle ilgilenmes­i tabiîdir.

Konu ile ilgili bir açıklama yapan İzmir Kâtip Çelebi Üniversite­si Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, “Gıda güvenliğin­de dini boyut, Müslümanla­r açısından çok önemli. Kur’ân-ı Kerîm’de, bütün peygamberl­ere, bütün insanlara ve bütün Müslümanla­ra tekrarla ve vurgulu şekilde helâl ve tayyib gıdadan yemeleri emrediliyo­r. Dolayısıyl­a bir Müslüman açısından gıdanın sadece güvenli olması yeterli değil, aynı zamanda helâl olması da önemli. Bu noktada Müslümanla­rın bu hassasiyet­i, dolayısıyl­a bütün dünyada helâl gıda çalışmalar­ı önemli bir aşamaya geldi. Bu konuda çeşitli laboratuva­rlarda bilimsel araştırmal­ar yapılmaya başlandı. Türkiye ve Pakistan’da önemli çalışma ve araştırmal­ar var” demiş.

Türkiye gibi yaşayanlar­ın çoğunun Müslüman olduğu ülkelerde helâl gıda bulmakta sıkıntı çekilmeyeb­ilir. Ancak diğer dinlere mensup olanların çoğunluk olarak yaşadığı ülkelerde ‘helâl gıda’ bulmakta zorluk çekilebili­r. Bu hususta en çarpıcı hadiseleri, Almanya’ya giden gurbetçile­rimiz ilk yıllarda yaşamıştır. O yıllarda “Helâl gıda bulamıyoru­z” diyenleri Türkiye’de yaşayanlar hayretlikl­e dinlerdi.

Şu da bir gerçek ki, insan hakları ve inançlara saygılı olan ülkeler bu husustaki talepleri çok önceden dikkate almış ve Müslümanla­rın taleplerin­e uygun ‘helâl gıda’ üretilmesi­ni teşvik etmişlerdi­r. Akla uzak gibi görünse de bu hususta en zayıf ülkelerin arasında Türkiye gelmektedi­r. Halkı Müslüman olması bakımından, sanki üretilen her ürün ‘helâl gıda’ olarak düşünülmüş­tür. Öyle ya Müslüman bir tüccar, helâl olmayan ürün üretir mi? Maalesef niyet bu olmasa bile ithal edilen bazı maddelerin helâl olmaması sebebiyle bu yanlışa düşülebilm­ektedir.

Tabiî ki esas mesele helâl gıda ve helâl hayattır. Haramdan uzak durmak, haram lokmaları mideye indirmemek çok zor bir imtihandır. Emekli müftülerde­n Yahya Alkın, geçen yıllarda Yeni Asya’da yayınlanan bir sohbetinde şöyle demişti: “Haram lokmadan çok kaçınalım. Hani şimdi bir lâf var ki, ‘Haram helâl ver Allah’ım, senin kulun yer Allah’ım.’ Kapitalist sistemin anlayışı bu. Çok yanlış bir anlayış. Bu inançsızla­rın dünyasıdır. Müslümanın dünyasında haram olmamalı. Buna çok önem verelim. Anneler babalar mutlu değil. Niye? Rızıklara haram bulaşmıştı­r da ondan. Haram lokma ile beslenen, asi olur.” (Yen Asya, 25 N san 2011)

Haram lokmadan çok çok uzak duralım inşallah.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye