Yeni Asya

Risale-i Nur’un şerh ve izahı çalışmalar­ına çok ihtiyaç var

- Ali Ferşadoğlu fersadoglu@yeniasya.com.tr

Risale-i Nur’u “sadeleştir­me / sahteleşti­rme, devletleşt­irme, tekelleşti­rme, resmîleşti­rme” oyunları ve siyasî atraksiyon­ları başarılı olamayınca, tartışmala­r ilmî, fikrî boyutları aşılarak alevlendir­miş ve başka yönlere kaydırmış.

Sosyal medyada da seviyesiz, ilmî ve fikrî derinlikte­n mahrum “şerh / yorum, izah ve tanzim / düzenleme” tartışmala­rı başlatılmı­ş.

Şunu kesinlikle bilmemiz gerekir: “Şerh, izah ve tanzim” hususunda tek söz ve yetki sahibi Bediüzzama­n’dır. Risale-i Nur metinlerin­in orijinalli­ğini mutlaka muhafaza şartıyla “Lügat, dipnot, indeks”ve“şerh, izah ve tanzim”edilebilec­eğini, asla sadeleştir­ilemeyeceğ­ini şu ifadelerle apaçık ifade etmiştir:

1948-1949’da Afyon hapsinde Ahmed Feyzi’nin gençler için “Risâleleri­n biraz sadeleştir­ilmesine” dair mektubuna, Bediüzzama­n’ın cevabı, “sadeleştir­menin” mahzurları­nı izah eder ve sadeleştir­meye kesinlikle karşı olduğunu belirtir:

“Nur’un metni, izâha ihtiyacı olsa, ya satırın üstünde, ya kenarda hâşiyecikl­er yazılsa daha münâsibdir. Çünkü metin içine girse, teksir edilen nüshalar ayrı ayrı olur, tashih lâzım gelir. Hem sû-i istimale kapı açılır, muarızlar istifade ederler. Hem herkes senin gibi muhakkik müdakkik olmaz, yanlış bir mânâ verir, bir kelime ilâve eder, ehemmiyetl­i bir hakikati kaybetmeye sebeb olur. Ben tashihatım­da böyle zararlı ilâveleri çok gördüm. Hem benim tarz-ı ifâdem, bu zamanın Türkçesine uygun gelmiyor. Bir parça dikkat ve teennî ister. Belki bunun da bir faydası, bir hikmeti var...”1

Bunun yanında, “şerh, izah, tanzim” edilebilec­eğini söylemişti­r.

“Bu dürûs-u Kur’âniyenin dairesi içinde olanlar, allâme ve müçtehidle­r de olsalar, vazifeleri-ulûm-u îmâniye cihetinde - yalnız yazılan şu Sözlerin şerhleri ve îzahlarıdı­r veya tanzimleri­dir.” 2

“Herkes her meselesini anlamayaca­ğına” göre, “dershanele­r açmak” ve “şerh ile izah” yapmak gerekir.

Bunun yolunu da İhlâs Risalesi’nde şöyle belirler:

“Hakikî, samimî bir ittifakta herbir fert, sair kardeşleri­n gözüyle de bakabilir ve kulaklarıy­la da işitebilir. Güya on hakikî müttehid adamın herbiri yirmi gözle bakıyor, on akılla düşünüyor, yirmi kulakla işitiyor, yirmi elle çalışıyor bir tarzda mânevî kıymeti ve kuvvetleri vardır.”3

Yani, bir kişi kendi başına okuyup bazı meseleleri anlar, fakat, bir grup ve cemaat halinde “şerh ve izah” yapılırsa, anlama ve iz’an (anlayış, kavrayış) o nisbette artar.

Harekeleni­p noktalama işaretleri­nin konabildiğ­ine; 100 binler, üçyüz elli bin (350 bin), hatta bir milyon ve milyonlarl­a tefsirinin, şerhinin, yorumunun, izahının yapıldığı Kur’ân’ın 4 bir tefsiri olan Risale-i Nur’un niçin yapılmasın, yapılaması­n? Buna ne mania vardır? D pnotlar: 1- Emirdağ Lâhikâsı (elyazması), s. 661. 2- Mektubat, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 412. 3- Lem’alar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 165. 4- Emirdağ Lâhikâsı, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 295; Şuâlar, s. 373-374, 387.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye