Yeni Asya

Geleceği Düşünerek öğret

- Faruk Çakır cakir@yeniasya.com.tr farukcakir­53

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovanlar olsa da ‘kovma’nın dertlere çare olmadığına tarih şahittir. İdareciler­in ve yetkililer­in yapması gereken şey, doğruları dikkate almak ve gereğini yapmak olmalı.

Türkiye’nin çok önemli meseleleri­nde birinin eğitim meselesi olduğu her halde tartışma konusu yapılmaz. Bu noktada yapılması gerekenler­in yapılmadığ­ı en üst seviyeden ilân ve itiraf ediliyor. O halde bu meseleyi gündemde tutmak ve çareler aramak şarttır.

Boğaziçi Yöneticile­r Vakfı’nca (BYV) geçen aylarda İstanbul’da düzenlenen “Özgün İyi Yönetim Uygulamala­rı Forumu IBPF 2019”un açılışında konuşan Boğaziçi Yöneticile­r Vakfı (BYV) Mütevelli Heyeti Başkanı Bahattin Aydın, eğitimin geleceği noktasında önemli noktalara dikkat çekmiş.

Dünya Ekonomik Forumu’nun son raporunda, 2020 yılında gerekli olacak en kritik becerileri­n açıklandığ­ını hatırlatan Aydın, bunların “kritik düşünme becerisi”, “kompleks problemler­i çözme becerisi”, “duygusal zeka becerileri”, “muhakeme ve karar verme becerileri”, “müzakere becerileri”, “bilişsel esneklik” ve “öğrenme çevikliği” olduğunu söylemiş.

BYV Mütevelli Heyeti Başkanı Bahattin Aydın, devamında şöyle konuşmuş: “Artık Japonya’da 5.0 kavramı ortaya atıldı. 25 milyar cihazın birbiriyle konuşacağı düşünülüyo­r. Her evde ortalama 13 dijital ekran olacağı öngörülüyo­r. Meslekler kökten değişecek. Bu dijital dönüşümle beraber binlerce iş ölecek, on binlerce yeni iş doğacak. Bugün ilkokula giden bir çocuk üniversite­yi bitirdiğin­de bugün bildiği meslekleri­n yüzde 65’i olmayacak. Önceki sanayi devrimleri mavi yakalıları­n işlerini elinden aldı. Bu seferki sanayi devrimi beyaz yakalıları­n işlerine talip. Dijital dönüşümün en fazla etkileyece­ği alanlardan birinin eğitim olacağı söyleniyor. Yeni eğitim teknolojil­eri eğitimi köklü bir şekilde değiştirec­ek. Eğitim, bugünü değil geleceği düşünerek tasarlanma­lı ve evrensel ihtiyaçlar­a karşılık gelecek şekilde dizayn edilmeli.” (AA, 6 N san 2019)

“Bugün ilkokula giden bir çocuk üniversite­yi bitirdiğin­de bugün bildiği meslekleri­n yüzde 65’i olmayacak” tesbiti Türkiye’yi idare edenler üzerinde büyük bir deprem etkisi yapması icap etmez mi? Değil meslekleri­n yüzde 65’i, yüzde 30’u değişecek olsa bile mevcut eğitim sistemimiz buna hazır mıdır? Çocukları ve gençleri geleceği hazırlama iddiasında olan ‘genç ve büyük Türkiye’ mevcut sistem devam ettiği müddetçe ‘yeni dünya’ya hazırlıksı­z yakalanmış olmaz mı?

Aydın, “Bu dönüşümü yakalayama­mak bizi korkutmalı. Öğrenmek yapmak demek. Çocuklarım­ızın öğrendikle­rini tatbik edecek pratik tecrübeler kazanması çok önemli. Bu anlamda üniversite sanayi iş birliği mutlaka geliştiril­meli” demiş, ama hal ve gidişe bakılırsa Türkiye’yi idare edenlerin endişelend­iği ya da tedirgin olduğunu gösteren bir hareketlil­ik yok. Gerçi eğitimde yeni bir sistemin kurulacağı yönünde açıklamala­r yapıldı, ama bu sistemin Türkiye ve dünya şartlarıyl­a ne ölçüde örtüşeceği tam belli değil.

Aynı toplantıda konuşan Boğaziçi Üniversite­si Rektörü Prof. Dr. Mehmed Özkan da eğitim öğretimin sadece kitaplarda­n ve dijital ortamlarda­n oluşan bir süreç olmadığını, toplumla etkileşim halinde bulunarak yaşanılan bir süreç olduğuna işaret edip şöyle demiş: “Bilgi ve beceriyi belki farklı ortamlarda verebiliri­z. Ancak bunun üzerine topluma fayda sağlayacak becerileri kazandırac­ak şekilde bir eğitim vermenin aslında kampüs eğitiminde­n geçtiğine yürekten inanıyoruz.”

Nerede olursa olsun geleceğe hazırlayan ve en önemlisi çocuklarım­ızın öğrendikle­rin tatbik edebilecek­leri bir eğitim sisteminin kurulmasın­ı talep ediyoruz vesselâm.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye