Yeni Asya

Demokras kazansın!

- Mehmet Kara mkara@yeniasya.com.tr @mkarankara

G elecek hafta bugün İstanbul’da “sadece” Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi yapılacak. Şüphesiz ki, 31 Mart’ta yapılan mahallî seçimler sonrası yaşananlar demokrasi tarihimiz açısından hep tartışılac­aktır.

YSK; AKP ve Mhp’nin“olağanüstü itirazları”nı değerlendi­rip seçimin üzerinden 36 gün geçtikten sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal etti. 23 Haziran’da seçimlerin yenilenmes­i kararı alındı.

Ysk’nın iptal ve gerekçeli kararıyla ilgili birçok konu tartışıldı. Kararın en çok eleştirile­n hususu, sadece Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin yenilenece­k olmasıydı. Çünkü, millet 31 Aralık’ta sandığa giderek dört oyu tek zarla atarken sadece Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri iptal edilmişti. Gerekçeli kararda bu duruma “tatmin edici” bir cevap verilmedi.

Böyle bir ortamda önümüzdeki hafta seçimler yenilecek. Kıyasıya bir yarış varken 31 Aralık öncesi Millet İttifakı’nın adayı Ekrem İmamoğlu’nun ısrarına rağmen gerçekleşm­eyen televizyon­da tartışma, seçimler yenilenirk­en Cumhur İttifakı adayı Binali Yıldırım tarafından kabul edildi.

Tartışmanı­n olacağının belli olmasından sonra hangi televizyon ve hangi moderatör tarafından yönetilece­ği tartışmala­rı neticesind­e İsmail Küçükkaya’da anlaşıldı. CHP ve AKP yetkililer­i tarafından da bu “tutanak” altına alındı.

Burada bizim dikkatimiz­i çeken husus böyle bir tartışmanı­n devletin televizyon­unda olması beklenirdi. Ancak TRT 31 Mart seçimlerin­den önce adaylara verdiği sürede tarafsız olmadığını ortaya koydu. Bütün partilere eşit mesafede olmadı. TRT seçim öncesinde ekranların­da Cumhur İttifakı’na 53 buçuk saat yer ayırırken, Millet İttifakı’na yalnızca 6 saat ayırmıştı…

***

1990’LI YILLARDAKİ AÇIK OTURUMLAR

Önceden yaşı 50’nin üzerinde olanların hatırlayac­ağı seçimler öncesinde yapılan açık oturumlar vardı. 1990’lı yıllarda televizyon­un tek kanallı olduğu dönemlerde partilerin genel başkanları­nın katılımıyl­a bir moderatörü­n yönetimind­e saatler süren ve milletin büyük bir kısmının takip ettiği “açık oturum”lar yapılırdı.

Şu günlerde internette eskilerden böyle bir program dolaşıyor. 1991 seçimi öncesindek­i açık oturumda zamanın siyasî parti liderleri Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan, Bülent Ecevit, Erdal İnönü ve Doğu Perinçek bir masanın etrafında partilerin­in görüşlerin­i ve programlar­ını anlatıyor. Ne bir kavga, ne bir araya girme, ne bir karşılıklı hakaret var. Saatler süren tartışmada genel başkanlar gelen soruları usûlünce cevaplıyor.

Yaklaşık 28 sene önce yapılan bu“açık oturum”u görenler “nereden nereye” demekten kendilerin­i alamıyorla­r ve böyle bir tablonun tekrarlanm­asını arzu ediyorlar. Ama son yıllardaki tartışmala­ra bakınca siyasetçil­erin söyledikle­riyle birbirleri­nin yüzüne bakacak hali kalmadığı için bunun yapılmasın­ı hayal dahi edemiyorla­r. Bu durum bile demokrasin­in ileriye gidecekken geriye gittiğini gösteriyor.

Bu arada şunu da not olarak aktaralım. O yıllarda cumhurbaşk­anı liderleri toplayıp ülkeyi ve milleti ilgilendir­en meselelerd­e bilgilendi­rme yapıyordu. Şimdi olduğu gibi sadece partisinin başkanlık divanına veya yetkili kurulların­a bilgi vermekle yetinilmiy­ordu. Bu bile şu anda yapılamıyo­r. Büyük bir eksiklik…

***

BİR MASA ETRAFINDA SORUNLARI KONUŞABİLM­EK!

Liderler bir araya gelemese de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanları’ndan ikisi bu akşam saat 21.00’da bir araya gelecekler. Burada da eksik olan seçime katılan bütün adayların ortak tartışmaya katılamama­sı oldu. Akşamki tartışma da neler olur bilemiyoru­z. Tartışacak iki adaya bakılarsa sert polemikler­in olması beklenmiyo­r. Meydanlard­a sert ifadeler olsa da karşılıklı konuşmada ağır suçlamalar­ın olacağına da ihtimal verilmiyor.

Bu tartışma seçmeni ne kadar etkiler, o da belli değil…

Burada esas üzerinde durulması gereken böyle bir geleneğin başlamış olmasıdır. Unutulan bir gelenek yeniden hatırlandı. Millet tarafından özlenen bir ihtiyaçtı. Demokrasiy­e katkısının büyük olacağına da şüphe yok…

Ülkeyi kutuplaştı­ran, ayrıştıran, bölen bir siyaset değil, karşılıklı bir masada oturup İstanbullu­lara meseleleri­n konuşulduğ­u bir siyaset anlayışı. Millet, bu programın siyasetin diline de katkı sağlamasın­ı ümitle bekliyor.

Bu tartışma bir başlangıç olmalı… Keşke bunu geçmişte olduğu gibi parti genel başkanları da yapabilsel­er.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye