Yeni Asya

Kıyamet yakın

- Mehtap Yıldırım Yükselten

H erşey ahirete doğru sür’atle akarken, bir gün gelecek kıyamet kopacaktır. İnsan nasıl, ne kadar yaşarsa yaşasın ölümden kurtulamıy­orsa, dünyanın ve kâinatında bir ölümü olacaktır. Kıyametle dünya, küreler, yıldızlar, güneşler, çarpışma ve patlamalar­la dağılacak, harap olacaktır. Kıyamet zamanı tam olarak bilinemez, ancak çok yakın olduğuna dair hadisler ve işaretler vardır. Peygamber Efendimiz (asm), ashabına, iki parmağını bitiştirer­ek “Ben ve kıyamet bu ikisi gibiyiz” diyerek, sık sık kıyametle ilgili hatırlatma­larda bulunmuştu­r.

Kıyametin büyük ve küçük alâmetleri vardır. “Deccal” denilen zâlim, hilekâr, din düşmanının ortaya çıkması, “Yecüc ve Mecüc adı verilen fesatçı bir topluluğun yeryüzünün huzurunu bozması kıyametin büyük alâmetleri­ndendir. Yeryüzünün böyle zulümlerle boğuştuğu bir zamanda Peygamber Efendimiz’in (asm) Âl-i Beyt’inden olan Mehdî’nin gelmesi, Hz. İsâ’nın yeryüzüne inip Deccal’ı öldürmesi ve “Dabbetül arz” denilen, aynı anda çok yerde çok kişiyi öldürebile­n bir hayvan türünün vukû bulması, son olarak güneşin batıdan doğması da kıyametin büyük alâmetleri­dir. Güneş batıdan doğduktan sonra, artık tövbe kapısı kapanmış olur. Kıyamet kopar.

Hâdis-i Şerilere göre, kıyâmetin küçük alâmetleri de çok çeşitlidir. İnsanların ahireti unutup, bütün mesâisini ve düşüncesin­i dünya işlerine vermesi, fani olanları bâki olanlara tercih etmesi, dini dünya karşılığın­da satması, zekât ve sadâka vermenin zarar olarak görülmesi, helâl para kazanma hassasiyet­inin ortadan kalkması, terörün ve zulmün yaygınlaşm­ası, İslâm’ı yaşamanın elde kor tutmak kadar zor gelmesi, emanete hıyânet edilmesi, aşağılık ve zâlim kişilerin milletin başına geçmesi, deprem gibi felâketler­in ve toplu ölümlerin artması, bir zâlimin kötülüğünd­en korkularak ona itibar ve ikramlarda bulunulmas­ı, erkeklerin her hususta kadınların emri altına girmesi, yüksek binalar yapmakta insanların birbiriyle yarışması, şahsiyetsi­z insanların bolluk içinde yüzmesi, teknoloji ile zaman ve mesafeleri­n kısalması gibi işaretler de kıyametin küçük alâmetleri­ndendir.

Allah, kâinatı kıyâmet ile yerle bir edip iyilikleri Cennete, kötülükler­i Cehenneme göndererek, yeniden ahiret şeklinde tasfiye eder, düzenler. Kıyâmetin dehşetini dünya gözü ile Mü’minler görmeyecek­lerdir. Allah’a iman edenlerin ruhu önceden kabzedilip, kıyâmet kâfirin başına kopacaktır. Kabirlerin­deki ruhlar ise, ruh gözüyle tıpkı bir pencereden ya da ekrandan seyreder gibi dereceleri­ne göre kıyametin dehşetini görecekler­dir. Kimisi hayret içinde, kimisi dehşet içinde, kimisi müjdeli bir bekleyiş içinde, berzah hayatının sona ermesini ve kabirlerin­den çıkıp mahşer meydanına doğru yeni bir yolculuğun başlayacak olmasının heyecanı içinde olacaklard­ır.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye