INSANLIK BU UTANC DUVARLARINI YIKMALI
FİLİSTİN’İN HER YERİ GİBİ KUDÜS’Ü DE UTANÇ DUVARLARIYLA KUŞATAN İSRAİL’İN HEDEFİ: YAHUDİLEŞTİRİLMİŞ KUDÜS
GAZZE DE, KUDÜS DE DUVARLA ÇEVRİLİ
Filistin’de duvarlar sadece Gazze’yi çevreleyen duvarlarla sınırlı değil. Filistin topraklarının birçok yeri gibi Kudüs de benzer duvarlarla çevrili. İsrail yıllardır uyguladığı sistemli baskılarla ve sonu gelmeyen ev yıkımlarıyla Müslümanları bu duvarların dışına itmeye çalışıyor.
EV YIKARAK ETNİK TEMİZLİK YAPIYOR
Yaptığı zulümlerle Kudüs’ten çıkaramadığı Müslümanları evsiz ve yurtsuz bırakarak etnik temizlik yapmaya çalışan İsrail, kiralık ya da satılık ev bulmanın iyice zorlaştığı şehirde ev yıkarak konut ihtiyacının ve fiyatların daha fazla artmasını hedeliyor.
Minber-i Aksâ Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Cahit Dinç ve Kudüs İslâm Konseyi Başkanı ve Türkiye Temsilcisi İkrime Said Sabri, İsrail’in Filistin’de yaptığı etnik zulmü anlattı. Filistin topraklarının birçok yerinde İşgalci İsrail’in inşa ettiği utanç duvarlarını anlatan açıklama şu şekilde: “Zulüm duvarı denildiğinde akla gelen ilk duvar şüphesiz Gazze şehrini açık ceza evine çeviren duvardır. Ancak Filistin’de duvarlar sadece Gazze’yi çevreleyen duvarlarla sınırlı değil. Filistin topraklarının birçok yerinde İşgalci İsrail’in inşa ettiği utanç duvarları mevcut. Bu duvarlar genelde temiz su kaynaklarına ve verimli arazilere Filistinlilerin ulaşamayacakları şekilde inşa edilmiştir. Kudüs şehri de bu utanç duvarları ile çevirilidir ve İsrail vatandaşları dahi Kudüs’te ikamet etmek için oturum izni almak zorundadır.”
EV YIKIMLARI TARİHİN ZİRVESİNDE
Açıklamada, “Yaptığı tüm “stratejik” yıldırma planlarına rağmen Kudüslülerin hâlâ evlerini terk etmemelerini sindiremeyen İşgalci İsrail son çare olarak Filistinlilerin evlerini başa yıkmakta buldu. İşgalin başladığı 1967 yılından günümüze kadar en fazla ev yıkımını gerçekleştiren İsrail insanların zaten korona virüs sebebi ile yaşadıkları zorlukları adeta bir fırsat olarak görüyor. Kudüs’te arazi size ait olsa bile bir evin sadece ruhsatlandırması yarım milyon şekelden (yaklaşık yüzelli bin dolar) fazla tutmaktadır. İçlerinde onlarca yıldır ruhsatlı evlerinin ruhsatının olduğunu ispat etmek için yaklaşık 250.000 şekel tutarında hukuk mücadelesi veren insanların evleri dahi hem uluslar arası hukuka hem de olduğu iddia edilen İsrail hukukuna aykırı bir şekilde yıkılmaktadır.”
ETNİK TEMİZLİK YAPILIYOR
Ev yıkımlarında İsrail’in yapılan ihtardan sonra ev sahibine iki seçenek sunduğu belirtilen açıklamada, “Birincisi evin ev sahibi tarafından yıkılması ya da 100.000 şekel karşılığında İşgalci İsrail’in yıkması. Bu iki seçeneği de reddeden onlarca insanın evi son haalarda adeta başlarına yıkılarak ev sahipleri sokağa atılmıştır. Şu an evleri yıkılan 4 aile evlerinin enkazı üzerinde uyumaktadırlar. İşgalci İsrail yaptığı bütün bu sistematik baskılarla Müslümanları Kudüs’teki utanç duvarının dışına itmeye ve Müslümanların çok daha az olduğu bir Kudüs inşa etmeye çalışmaktadır. Hali hazırda Kudüs’te kiralık ya da satılık bir ev bulmak bile zor iken evleri yıkarak konut ihtiyacının artmasını ve dolayısı ile fiyatların daha fazla artmasını sağlamaya çalışmaktadır. Bu gün en ucuz kiralık evin 1000 USD olduğu Kudüs Müslümanlar açısından adeta yaşanamaz bir yer halini almaya başlamıştır. İşgalci İsrail çeşitli zulümlerle Kudüs’ten çıkartamadığı Müslümanları evsiz ve yurtsuz bırakarak Kudüs’te etnik bir temizlik yapmaya çalışmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
KUDÜS HALKINA DA SAHİP ÇIKALIM
Geçtiğimiz haa 27 ülkeden onlarca sivil toplum kuruluşunun katılımı ile Mescid-i Aksâ yangınının 51. yılını anmak için gerçekleştirilen #Minberinsahipleri kampanyasında yapılan webinarda konuşan Uluslararası Minber-i Aksâ Derneği Başkanı Abdullah Cahit Dinç gerçekleştirilen ev yıkımları ile ilgili şunları kaydetti: “Şu an tüm dünya İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri arasında yapılan anlaşmayı konuşmaktadır. Ancak son günlerde Kudüs’te gerçekleştirilen gayri hukuki ev yıkımları bu anlaşmadan çok daha tehlikelidir. İsrail bu denli hukuksuz ve sorumsuz şekilde Kudüs’teki tüm Müslüman evlerine saldıracak olursa Kudüs’teki binlerce ev yıkılacak demektir. Kudüs halkı Mescid-i Aksâ’nın doğal muhafızlarıdır. Nasıl Mescid-i Aksâ’ya sahip çıkıyorsak Kudüs halkına da sahip çıkacağız ve mümkün olan her platformda bu zulmü anlatacağız. Evleri yıkılan kardeşlerimizin acil olarak ellerinden tutacağız.” istanbul – Yeni Asya