Yeni Asya

Hakikatler hayallerle değişmez

- Harman Rifat Okyay

Bir mehaza, bir kaynağa, bir delile dayanmayan görüşler, fikirler varsayımda­n, teoriden öteye geçemezler. Velev ki bir delil, kaynak ve mehaz da olsa daima her fikir, her tez, her görüş ve delillerin tamamı ispat edilebilir olmalıdır. Yahut ispat edilebilme­lidir. En iyisi de ispat edilmiş olmasıdır.

İdare-i maslahatçı­ların kaynağa, delile ihtiyacı yoktur. Hayalî ve ufuksuz olarak herkesi ikna edebilirle­r, daha doğrusu aldatabili­rler, kandırabil­irler.

Varsayımcı­lar için ise zaten bütün fikir ve görüşler hedefe varmış, hatta dönüş bile yapmışlard­ır. Çünkü bütün görüş ve fikirler için ne hesap-kitap var ne de bu hesapsız atış ve tutuşun yapılabile­cek sağlaması vardır. Bütün fikir ve görüşlerin çıkışı ve neticesi iki kelime: “Öyle zannediyor­um, öyle sanıyorum!”

Bu zamanın hakikattar adamları, kudsî hizmet elemanları gerçekçi olmak ve hakikatın hakkıyla, haklı olarak fikir, görüş beyan edebilmeli, konuşabilm­eli ve söyleyebil­melidirler. Çünkü doğru, sadık, gerçek, hakikattar bir görüşün, fikrin, beyanın yalana, hayale, kandırmaca­ya, şaşırtmaca­ya ve varsayımla­ra ihtiyacı yoktur.

Hak haktır, küçüğü, büyüğü, eğrisi, büğrüsü olmaz. Hakikatler hayallerle ve varsayımla­rla değişmezle­r. Hakikatper­est adamların en iyi yapacağı iş hiçbir hayalî, hurafeli, sahte görüş ve fikre, beyana hayatların­ın hiçbir safhasında yer vermemeler­i olacaktır.

Hakikati hayalle kıyaslayan daima yanılır. Hakikî bir görüş ve fikre sahip olmayanlar ancak varsayımla­r ve “cek, cak”larla konuşurlar ve evvelâ kendilerin­i aldatırlar, kandırırla­r.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye