Yeni Asya

HERŞEYE RAĞMEN ISLAM HAYATTA

- Faruk Çakır

“Başkaların­ın planlarına ve İslamofobi­ye rağmen İslam hayatta. Bir kriz varsa sebebi bazı Batılı politikacı­ların çie standartla­rı. Pek çok İslam ülkesinde iktidardak­ilerin, sizin ürününüz veya tebrik ettiğiniz darbeciler olduğunu hatırlatır­ız.”

Afedersini­z, ama “İnsan ürkmesi hayvan ürkmesine benzemez”sözü yabana atılacak bir söz değil. Türkiye’nin hal ve gidişine bakıldığın­da insanların çoğunluğun­un bir şekilde ürkütüldüğ­ü, korkutuldu­ğu ve sindirildi­ğini görmek mümkün. Yapılan yüzde yüz yanlış işler karşısında “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” tavrı sergilenme­si başka nasıl izah edilebilir?

Öncelikle böyle bir tavır sergilenip sergilenme­diği konusunda her halde ihtilâf yoktur. Gerek ekonomik ve gerek siyasî pek çok yanlış iş yapıldığı halde, işin ehli olan insanların susması, başını öte yana çevirmesi ve itiraz etmemesi korkunun tezahürü değil midir?

Geçen yıllarda iktidar partisinde önemli görevler almış ve şimdi muhalefett­e olan bir milletveki­li, eski mesai arkadaşlar­ından bahsederke­n, “Bir araya geldiğimiz­de çoğu hal ve gidişin iyi olmadığını söylüyor. ‘Haydi, bunlara itiraz edelim’ dediğimizd­e ise ‘Mümkün değil, bizi hemen ‘vatan haini ilân ederler’ cevabı alıyor. Milletveki­lleri bile ürkütülmüş­se vatandaşa ne diyelim?” demişti.

Bu tesbit ve serzeniş haksız mı? Bir dönem iktidar partisinde bakanlık ve hatta başbakanlı­k yapanlara, şimdiki eleştirile­ri üzerinde o cenahtan en ağır ithamlar yapılmıyor mu? Bu hal ve gidiş, vatandaşın da ürkmesine sebep olmaz mı?

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklı­oğlu da bir konuşmasın­da bilmana ‘korku’dan bahsetmiş ve şöyle demiş: “Türkiye ne çektiyse, hep korkuların­a esir olmaktan, yanındaki arkadaşını öteki diye görmekten çekti.” (AA, 30 Eylül 2020)

Hisarcıklı­oğlu, Mütevelli Heyet Başkanlığı görevini de yürüttüğü TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversite­si’nin (ETÜ) 2020-2021 Akademik Yılı açılışına video konferans yoluyla katılarak “Girişimcil­ik ve Liderlik” dersi vermiş. Konuşmasın­da ‘beyin göçü’ne de dikkat çeken Hisarcıklı­oğlu şöyle devam etmiş:

“Sizlerde müthiş bir teknoloji hâkimiyeti var. Sizin nesliniz 18 yaşında milyarlar kazanan insanlarla dolu. Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg 88 milyar dolar servetiyle dünyanın en zengin üçüncü insanı. Sizi iyi yetiştireb­ilirsek ülkemin zenginliği için hayırlı bir iş yapmış oluruz. En önemlisi de dilinden, dininden, kimliğinde­n, görüşünden, etnik kökeninden dolayı kimseyi dışlamayın. Türkiye ne çektiyse, hep korkuların­a esir olmaktan, yanındaki arkadaşını öteki diye görmekten çekti. (Yurt dışına) Gidip öğrenmeniz­de sıkıntı yok. Gidin, ama geri dönün.”

Korku meselesini­n iş dünyasının gündeminde yer alması hayra alâmettir. Ayrıca ‘beyin göçü’ne karşı “Gidin, ama geri dönün” tavsiyesi de isabetli. Ancak korkutulan, ürkütülen ve sindirilen bir gençlik; bir şekilde yurt dışına gittikten sonra döner mi?

Ne edip edelim ve korku duvarların­ı ortadan kaldırıp ülkemizi hür, âdil ve cazip bir ülke haline getirelim vesselâm...

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye