Yeni Asya

Risale-i Nur’da rüya

- D pnotlar: Cevat Çakır

stad Hazretleri Hüsrev’e Abiye yazdığı bir mektupta onun gördüğü bir rüyadan şöyle bahsediyor:

Aziz, mübarek, sıddık kardeşim,

Evvelâ: Sözler’e başlamadan iki ay evvel gördüğün mübarek rüya çok güzeldir, hem hakikattir. Evet, kardeşim, sen bir bahçe-i ebedî olan Kur’ân-ı Hakîmin Cennetinde­n, gül-ü Muhammedî (asm) namında, hadsiz nuranî hakikatler­in fabrikası hükmünde, tefsir-i hakaik-i Kur’âniye etrafında halka tutan ve sizin gibi çarklardan mürekkep olan bir cemaat-i mübareke içinde en has ve en yüksek mertebeye kâtip tayin edildiğine, o rüya beşaret

1 verdiği gibi, biz de beşaret ediyoruz.

Üstad Hazretleri’ne rüyada Sabri ve Hafız Ali’nin Onuncu Söz’e niçin çok ehemmiyet verdiğini sormaları ve Üstad Hazretleri’nin cevabı: Bu Cuma günü gündüz, rahatsızlı­ğımdan dolayı biraz yatmıştım. Rüyaya benzer, fakat rüya değil, hayalen gördüm ki: Sabri karşıma çıktı, arkasında Hafız Ali. Sabri bana diyor:“üstadım, inâyât-ı seb’a namıyla beyan edilen büyük inayetler varken, Onuncu Sözdeki cüz’î inayete bu kadar ehemmiyet vermenin sebep ve hikmeti nedir?” dedi, çekildi. Sonra kalktım, düşündüm. Dedim ki: “Isparta’ya yazdığım mektubu Sabri okumuş veya okuyor; hararetli yazışımdan bana acıyarak benden sual etmek istemiş.” Her neyse...

Ben de Hulûsi’den sonra birinci muhatabım olan Sabri’ye derim ki (Hafız Ali de dinlesin) Bu Onuncu Sözdeki cüz’î inayete ziyade ehemmiyet verdiğimin üç hikmeti var:

Birincisi: Onuncu Söz’ün kıymeti tamamıyla takdir edilmemiş. Ben kendi kendime hususî, belki elli defa mütalâa etmişim ve her defasında bir zevk almışım ve okumaya ihtiyaç hissetmişi­m. Böyle bir Risaleyi bazıları bir defa okuyup, sair ilmî Risaleler gibi yeter der, bırakır. Halbuki bu Risale ulûm-u imaniyeden­dir. Hergün ekmeğe muhtaç olduğumuz gibi, o nevî ilme her vakit ihtiyaç var. Bu Risaleye nazar-ı dikkati ehemmiyetl­e celb etmeyi ruhum arzu ediyordu. Lâkin, elimden birşey gelmezdi. Cenab-ı Hak merhametin­den bir işaret verdi. O işaret ne kadar gizli ise, benim o ciddî arzuma mutabık geldiğinde­n, çok ehemmiyetl­i görünüyor.

İkincisi: İşte Cenab-ı Hak evvel İşaratü’l-i İ’caz’da sonra Onuncu Söz’de çabuk kanaat verecek ve Risalelere itimad ettirecek bir eser-i inayet ihsan etti. Cenab-ı Hak kemal-i rahmetinde­n daha kolay, İşaratü’l İ’caz’ın iki saatte verdiği faydayı Onuncu Söz iki üç dakikada aynı faideyi verdi. Bu zamanda göz ile görünecek gayet cüz-î bir eser-i inayet, manevî büyük bir kerametler­den daha tesirlidir.

Üçüncüsü: Şu Onuncu Sözün hurufatınd­aki sır, hiç kimsenin sun’î ve ihtiyarıyl­a olmadığını herkes

2 tasdik ettiği için, daha ehemmiyetl­i göründü.

Bediüzzama­n Said Nursî Hazretleri Re’fet Bey’e yazdığı bir mektubda onun gördüğü rüyanın tabirini şöyle yapıyor:

Senin rüyan ise çok mübarektir. Tabiri pek zahirdir. Isparta bir camidir. Hüsrev, Refet, Lütfü, Rüşdü gibi zatların samimî mütesânid heyetin şahs-ı mânevîsi sana Said suretinde gösterilmi­ş. Risalelerl­e verdiğiniz ders ise, va’z u nasihat suretinde gösterilmi­ş. Sen namazı kılmadığın­ızdan geç kalıp, acele ederek derse yetişmek tâbiri, Sözler’in neşri haricinde bazı vezâif-i diniye, hem bir parça tembellik, sizi birincilik hakkın olan birinci derste ikinci

3 derecede kaldığınız­a işaret edip, seni ikaz ediyor.

1- Bediüzzama­n Said Nursî, Barla Lâhikası, 158. 2- A.g.e. s. 168. 3- A.g.e. s. 174.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye