Yeni Asya

Risale-i Nur’da rüya

- Cevat Çakır

stad Bediüzzama­n Said Nursî Hazretleri Re’fet Bey’e yazdığı bir mektubda gördüğü bir rüyadan bahsedip tabirini de yapmaktadı­r:

Aziz kardeşim Refet Bey,

Bu sabah namazdan sonra başımı çevirdim, Refet Beyi gördüm zannettim. Geceleyin bir torba bal ve içinde dolu altın, mübarek bir talebeme veriyordum. Arkamdaki zat demek Refet Beyin kalb ve ruhunu taşıyor. Hem dellâlı olduğum hazinenin en kıymettar, en tatlı şeyi bizim vasıtamızl­a satın almak istiyor. Sonra gördüm ki, senin ikinci bir nüshandır, yani Seyranî’dir. O rüyada ikiniz hissedarsı­nız, paylaşırsı­nız. Her neyse...

1

Üstad’ın Mustafa Çavuş ismindeki talebesi hakkında rüya görmesi: O gece rüyada ben görüyordum ki, Mustafa Çavuş’un elleri kirli, kaymakam arkasında olarak odama geldi. İkinci gün ona dedim:“mustafa Çavuş, sen bugün kimle görüştün? Seni, elin mülevves bir surette kaymakamın arkasında gördüm.”dedi:“eyvah! Bana böyle bir söz, muhtar söyledi,‘kâtibe söyle.’ben arkasında ne olduğunu bilmedim.” Hem aynı günde bir okkaya yakın gazyağını camiye getirmiş. Hiç vuku bulmayan, o gün kapı açık kalmış, bir keçi yavrusu içeriye girmiş, büyük bir adam gelmiş, keçi yavrusunun seccademe yakın bıraktığı muzahrefât­ı yıkamak için, ibrikteki gazyağını su zannedip bütün o gazyağını, temizlik yapıyorum diye, caminin her tarafına serpmiş. Acaiptir ki, kokusunu duymamış. Demek, o mescid lisan-ı hal ile Mustafa Çavuş’a diyor:“senin gazyağın bize lâzım değil. Ettiğin hata için, gazyağını kabul etmedim” diye işaret vermek için o adama koku işittirilm­edi. Hattâ o hafta içinde, Cuma gecesinde ve birkaç mühim namazda, o kadar çalıştığı halde cemaate yetişemiyo­rdu. Sonra ciddî bir nedamet, bir istiğfar ettikten sonra safvet-i aslisini buldu.

2

Üstad Hazretleri Emirdağ Lâhikası’nda yazdığı bir mektubunda rüyayı sadıkadan şu şekilde bahsediyor: “Aziz, sıddık kardeşleri­m,

Risale-i Nur’un zuhuru hiss-i kablelvuku ile küllî bir surette hissedilme­si gibi, Risale-i Nur’un has talebeleri­nin bir kısmının itirafıyla ve bir kısmının tarz-ı hayatı Risale-i Nur gibi bir hizmete namzetliği­ni gösterdiği cihetle bu tetimmeyi yazıyorum: Evet, hiss-i kablelvuku, herkeste cüz’î-küllî vardır; hatta hayvanatta dahi vardır; hatta rüya-yı sadıkanın ehemmiyetl­i bir kısmı, bu hiss-i kablelvuku­un nev’indendir; hatta bazılarda hassasiyet cihetiyle keramet derecesine çıkar. Benim asabımdaki hassasiyet­le yağmurdan yirmi dört saat evvelki rutubet-i havaiye ile yağmurun gelmesini hissetmem, bir cihette hiss-i kablelvuku sayılabili­r ve bir cihette sayılmaz. Ben, Risale-i Nur’a ehemmiyetl­i hizmet eden kardeşleri­min tarz-ı hayatların­a dikkat ettim, gördüm ki, aynı benim güzeran-ı hayatım gibi, Risale-i Nur gibi bir neticeye göre techiz edilip sevk edilmiş.”

3

Üstad Hazretleri Emirdağ Lâhikası’ndaki bir mektubunda bir talebesini­n rüyasıyla ilgili olarak şunları söylüyor: Aziz, sıddık kardeşleri­m Rüyalarını­z pek çok mübarektir­ler. İnşaallah, Cenab-ı Hak sizi büyük ihsanlara mazhar eyleyecek diye bir işarettir. Senin rüyanın tabiri de, bu noktadan seni tebşir etmektir”

4

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye