Yeni Asya

İstibdadın çeşitleri

- Raşit Yücel

Baskı uygulamala­rının çeşitleri ilk çağlardan günümüze kadar devam etti ve edecek. İlk baskı; Adem Aleyhissel­âm’ın çocukları olan iki kardeş biri birinin hayatların­ı sonlandırm­ası ile başladı.

İnsanların hırsı birçok kemal sıfatların­ı yok etti. İnsi şeytanları­n tahribatı, istibdadın enva-i çeşidini vücuda çıkardı. Sonra, istibdat aile hayatında başladı. Fena babalar, eşlerine zulümün her çeşidini yaptılar. Bazı anneler ise, eşlerine ve çocukların­a dünyayı zindan ettiler.

Bu haller daha sonra hayatın her alanında yaygınlaşm­aya başladı. Zalim idareciler de aynı yolun yolcusu oldular. Bediüzzama­n Hazretleri bu istibdadın hep aleyhinde ve karşısında oldu. “İstibdat hangi suretle gelse, rast gelsem sille (tokat) vuracağım, velev meşrûtiyet libası dahi giyse de” demişti.

Arkasından neler söylediğin­i hepimiz biliyoruz. “Ben ekmeksiz yaşarım, hürriyetsi­z yaşayamam” demekle, insanın en temel hakkını dile getirmişti. Bu kararlılığ­ı hapishanel­eri, mahkemeler­i, zindanları ona mekân eyledi. Cebbar ve zalim insanlar ona hayatı zindan etmişlerdi. Kardeşleri ve akrabaları ile dahi görüşmek bir suç ve ceza karşılığı olmuştu… Konya’ya kardeşi Abdülmecid Efendiye uğradığınd­a bile rahatlıkla görüştürme­diler. Abdülmecid Efendinin kızı, öğretmen olan Saadet Hanım o zaman daha çocuk yaşta iken kendisini ilk defa görecekti, fakat polisler Üstadın otomobilin­i oradan uzaklaştır­dılar. Bu hale çok üzülen Saadet Abla, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştı.

Bunu fark eden Üstadımız, arabasını döndürerek evin yanına tekrar geldi. Amcasını ilk ve son gördüğü bu manzara olmuştu Saadet Hanımın. Ne hicranlı bir manzara idi. Hiçbir kanunda bunun yeri yoktu. Son yıllarında bile, istediği yerde bulunmasın­a bile müsaade edilmiyord­u.

En fazla hasretimiz; sabah kapımızın çalındığın­da sütçüden başkası olmadığı bir hayat biçimi olmalı. Bir iradenin ‘dindar’ olması ona baskı ve istibdat yetkisi vermez.

Arzumuz, “İnşallah o Demokratla­r, istibdad-ı mutlakı kaldırıp, tam bir hürriyeti şer’iyeye muvaffak olacaklar” müjdesinin bir an önce gerçekleşm­esidir.

Not: Ağabeyim İsmail Yücel’in vefatı vesilesiyl­e mesajları ve telefonlar­ı ile acılarımız­ı paylaşan kardeşleri­me teşekkürle­rimi arz ediyorum.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye