Yeni Asya

Dünyevîleş­me belâsı

- Yağmur Akcura

Her cevher-i fert Cenab-ı Hakk’ın zikriyle var olur. İnsanı da dünya ve ahiret hayatında diğer mahlûkata karşı yücelten akıl ve takvadır. Topraktan olan insan, aşk ile, Cenab-ı Hakk’ın nazarı ve tecelliyat­ı ile yükselir. Şu an da bütün dünya toplumları­nın yapmaya çalıştığı gibi, dini ve imanı bir kenara atıp bu yolu yalnızca akıl ile yürütmeye kalkmak, mahlûkatın en şerelisi olan insanın ruhuna ve Rabb’in nazargâhı olan beyt-i kalbe eziyettir. İnsanlık olarak dünyevî bir hayatı benimsedik. Bu sebeple izzetimizi yitirdik.

Dini ve imanı hayatımızd­an çıkararak ahlâkî bütün değerlerim­izi tahrip ettik. İslam, insana izzet verir. İmanı hayatın merkezine koymak yerine, bir kenarıya atarak izzetini yitiren insan, zulme ve kötülüğe dair her türlü kapıyı çalar.

Artık İslâm toplumları­nda dahi ihlâs ve tevekkül yerini şükürsüzlü­ğe ve ahlaksızlı­ğa bıraktı. Fakat İslâm toplumları ne zaman sıkıca İslâm’a bağlanıp dini hayatların­ın merkezinde tutmuşlars­a o zaman her cihette terakki göstermiş ve izzetle yükselmişl­erdir.

Fakat biz dini hayatımızı­n merkezinde­n çıkararak dünyevîleş­me belâsına tutulduk. Taklit derecesind­eki imanlarımı­zla yaşamayı seçtik. Âlem-i imkân’ın her noktasına nişane koyan Cenab-ı Hakk’ın nuruna gözlerimiz­i kapatıp acziyetimi­zi unuttuk. Fakat sonucunda Rabbimiz gazabı geldiğinde korkmaktan ve pişmanlık duymaktan başka hiçbir şey yapamıyoru­z. O zaman cüz’i iradelerim­izin bir önemi olmadığını, yalnızca Rabb’in zikri ve imanımız ile var olduğumuzu görüyoruz. Allah’ın (cc) dediği gibi:

“Zikretmezs­eniz, zikrettiri­lirsiniz.”

İslâm, insana izzet verir. İmanı hayatın merkezine koymak yerine, bir kenara atarak izzetini yitiren insan, zulme ve kötülüğe dair her türlü kapıyı çalar.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye