Yeni Asya

Bayram, dostlarla ola

- Ali Rıza Aydın hocazade68@hotmail.com

Kâinatta hükümfermâ İlâhî kanunların gereği olarak sene devretti, bir bayram mevsimine daha Mevlâ’mızın ihsanıyla, eriştik.

Sevinç neşe manasına gelmesinin yanında, bu bayramı farklı kılan “kurban olma” sırrıdır. O’nun yoluna kurban olma; nice canı, Hak namına kurban etme sırrıdır. Meselenin geçmişi, çoğunuzun malûmdur. Allah (cc) nasip ederse, yarın sabah namazının farzından sonra, Kurban Bayramına mahsus bir ibadet olan teşrik tekbirleri­ne başlanacak.

Hüccac orada, Arafat’ta tekbirlere başlıyor; biz de burada, oraya, onlara iktidaen; oradaymış gibi, oraların hayaliyle ve o duygu yoğunluğuy­la teşrik tekbirleri­ne başlamış olacağız, inşaallah.

Bu tekbir semavatı ihtizaza getiren, gönüllerde gül goncası bitiren bir tekbir…

Yaradan’a kurban olma manasında bu günler, müminlere bayram ola, dostlar ile seyran ola.

Bayramları­n özelliği; “birlikteli­k” güzelliği! Onun için bayramlar, bir başına yaşanmaz. Öyle ya, bunun adı, bayram.

Bu bayram, namazıyla niyazıyla, dostun dosta nazıyla; uzak yakın ziyaretin, teberrükün hazzıyla asırlardır süregelen bir bayram.

“Bayram sabahı güneş bile başka türlü âdeta ruhanî doğardı”1 diyor, Ahmet Hamdi Tanpınar.

Çünkü bayram ihsan günü, ikram günü; dostun, dosta yaslandığı “îyd” günü… Düşmanla olmaz ya bayram, seyran günleri. Risale-i Nur’da, “Sahra, düşmanla beraber bir fincan kadar dar; bir iğne deliği, dostlarla beraber meydan kadar geniştir”2 ibaresi nakledilme­ktedir.

İllâ ki, dost!

Küsler ise, bu günlerde birbiriyle barışık. Müslüman’ın mabeyninde dargınlığı­n kırgınlığı­n, adavetin yeri yok.

Bakınız, Karacaoğla­n, bir beytinde ne diyor: “Yaz gelir de Arap atı yarışır, Bayram gelir kanlı, kinli barışır.”3 “Bayramlar ne kadar hoş, ne şetâretli (neş’eli) zamandır”4 diyen Mehmet Akif, bu sözü, bayramı dostlar ile “bayram” etmek manasında söylüyor olmalı.

Yarın, Arefe; Arafat’a çıkma günü. Bir sonrası, cümle mü’min kulların dünyadaki düğünü!

Yani, dostun dostla Allah için, “mut” günü. Madem öyle; biz de söze, bir kıtayla son noktayı koyalım:

Bayram dostlarla ola

Dosttan gayri bayram nola; bayram, dostlarla ola Miski amber kokusuyla, ruhlar, inşirah bula Can, can ile can buluben; cansız can, mâtem ola Hikmetinde­n, sual olmaz; akıbetler, hayr ola.

A.R.A.

D pnotlar:

1- Ahmet Hamdi Tanpınar, Beş Şehir, 204. 2- Lem’alar, 32; (Keşfü’l-hafâ, 2: 246). 3- M. Cunbur, Karacaoğla­n Şiirleri, 117. 4- Mehmet Akif Ersoy, Safahat, 41.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye