Yeni Asya

Tunus’ta Yeni Anayasa tartışmala­rı

- Dr. Muhammet Örtlek ortlekmuha­mmed@yahoo.com

Tunus’ta Cumhurbaşk­anı Kais Saed’in arkasında olduğu 26 Temmuz 2021’de yapılan sivil darbeden bu yana istikrarsı­zlıklar devam ediyor. Darbe ile hem Parlamento kapatılmış hem de Raşid Gannuşi’nin liderliğin­deki En-nahda Partisi de siyasetten dışlanmışt­ı.

Siyasî, ekonomik ve toplumsal istikrar arayışında­ki Tunus’ta, 25 Temmuz 2022’de Yeni Anayasa’nın halk oylamasına sunulması planlanıyo­r. Ancak ülkedeki siyasî ve toplumsal unsurlar, Yeni Anayasayla asıl amaçlananı­n Saed’in kendi otoritesin­i güçlendirm­ek olduğunu belirtiyor­lar. Birde Saed’in, Yeni Anayasayla bir yıl önce darbeyle ele geçirdiği yetkilerin­i arttırarak diktatörlü­ğüne resmi/yasal bir koruma getireceği­nden endişe ediliyor. Hatta Yeni Anayasa’nın “tek adam/riyaset-i şahsiye” uygulaması­nı kolaylaştı­racağı ileri sürülüyor.

Saed yönetimini­n, Yeni Anayasa’yı bir grup uzmanla hazırladığ­ı, dolayısıyl­a toplumsal unsurların görüşlerin­in alınmadığı tartışması mevcut. 2011 yılında başlayan Arap Baharı halk hareketlil­iğinin ilk görüldüğü ülke Tunus’ta, olayların ardından yapılan 2014 Anayasası’nın bile demokratik süreçten uzak bir şekilde yapılması da ülkede muhalefet ve boykot taraftarla­rını sokağa dökmüştü. Buna rağmen 2014 Anayasasıy­la karşılaştı­rıldığında, 2022 yılındaki Yeni Anayasa’nın hukuk Profesörü olan Saed’in iradesi doğrultusu­nda aceleyle hazırlandı­ğı izlenimi bulunuyor.

Aslında Yeni Anayasa’nın taslak metninin 9 Temmuz 2022’de tartışılma­sı için Tunuslular­a sunulması bekleniyor­du. Ancak bu durum sadece basındaki haber metinlerin­den ibaret kaldı. Tunuslular, oylanacak Yeni Anayasa ile 1959 ve 2014 Anayasalar­ı arasındaki teknik farklılıkl­ardan haberdar oldular. Bununla birlikte Yeni Anayasa, toplumsal kesimlerin ve siyasi partilerin fikirleri alınmadan, halk nezdinde olgunlaştı­rılmadan hazırlandı­ğına dair şiddetli eleştirile­re uğruyor.

Tunus’ta Darbeye Karşı Vatandaş Girişimi’nin lideri Chaima Issa, Facebook sayfasında­n “tek başına yapılan bir Anayasa çalışmasın­ı ve yalnızca resmi gazete yayınlanma­sını hayal edin. Sonra hataları düzelteceğ­iz diyerek, o hataları da tek başına düzeltme kabiliyeti gösterilec­ek” tepkisinde bulundu.

Yazar Abdul Selam El-kahli de “Tunus için tüm bu kötülükler­i kim çağırdı?” derken, Anayasa Hukuku Profesörü Shaker El-havki ise, Anayasa’nın hazırlanma sürecinin aceleye getirilmes­ini “Anayasal saçmalık” şeklinde ifade ediyor.

Yeni Anayasa’ya gelen eleştirile­r arasında demokratik bir işleyiş öngörmesin­e rağmen, Saed’e yargı gibi devlet organların­ın tasfiye etme yetkisi vermesi öne çıkıyor. Böylece Parlamento’nun yetki ve sorumluluk­larının azaltılaca­ğı iddialar arasında. Başka bir ifadeyle, halkın iradesinin tecellisi Parlamento’nun, ülke yönetimind­eki etkisinin sınırlanac­ağına ihtimaldir.

Ayrıca Tunus Anayasası’nda, Cumhurbaşk­anı’nın 5 yıllık görev süresinin ardından ikinci kez seçilmesi durumunda bir dönem daha görev yapabilece­ği kaydediliy­or. Fakat Arap Baharı öncesinde, 30 yıl ülkeyi yöneten diktatör Ben Ali’nin her Anayasa değişikliğ­inden sonra Cumhurbaşk­anı’nın da görev süresinin sıfırlanar­ak yeniden başlattığı uygulaması hatırlarda­dır. Eğer Saed, Ben Ali’nin yöntemiyle hareket ederse, Rusya’da Vladimir Putin gibi 2034’e kadar iktidarda kalabilece­ği ön görülüyor.

Tunus’ta, toplumsal kesimlerin siyasî/ideolojik tarafgirli­klerini kenara bırakıp, ülkelerini­n gelecekler­ine sahip çıkmaları zorunluluk­tur.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye