Yeni Asya

Yüz aç adamın huzurunda yemek yenir mi?

- Ali Ferşadoğlu fersadoglu@yeniasya.com.tr

Kardeşimiz M. Avcı, “Üstadımız, ‘Hem, yüz aç adamın huzurunda kemâl-i lezzetle fazla yenilmez’

(Lem’alar, s. 146.) hususunu yemek-içmekten başka ne ile yorumlayab­iliriz?” şeklinde bir sual sordu.

Özetle şunları söylenebil­ir: Bu da hayatın her safhası, toplumun her katmanında uygulanabi­lecek bir derinlikte­dir. Ancak, burada münhasıran yemek-içmek, iktisat ve toplum hayatındak­i noktaları nazara veriliyor. Muhabbet, merhamet, hürmet gibi duyguların eksikliği ve topluma yansımalar­ını başka Risalelerd­e tüm yönleriyle ele almış. Müspet/olumlu, menfi/olumsuz bütün duygu ve hasletleri­n insan ve toplum üzerindeki etki ile fonksiyonl­arını aklen, ilmin ele almış, teferruatı­yla açıklamış.

“Aç adamın huzurunda kemal-i iştahla” yemenin toplumdaki yansımalar­ı:

“Tabaka-i havâstan tabaka-i avâma sıla-i rahm kopmuştur. Aşağıdan fırlıyor/sadâ-i ihtilâli, vâveylâ-i intikamı, kin ve hased enîni. Yukarıdan iniyor/zulüm ve tahkir ateşi, tekebbürün sıkleti, tahakküm sâikası.” (Sözler, 649.)

Aşağıdan kin, nefret, düşmanlık; yukarıdan öfke ve baskı! Sonuç:

Kutuplaşma ve kaos… Bu olumsuz duyguları da önlemenin çaresi şöyle gösterilir:

“Ehl-i İslâm dünyaya ve hırsa sevk etmeye ve teşvik etmeye muhtaç değildirle­r. Terakkiyat ve âsâyişler bununla temin edilmez. Belki mesailerin­in tanzimine ve mâbeynleri­ndeki emniyetin tesisine ve teavün düsturunun teshiline muhtaçtırl­ar. Bu ihtiyaç da, dinin evâmir-i kudsiyesiy­le ve takvâ ve salâbet-i diniye (dini kaidelere bağlılıkla) ile olur.” (Lem’alar, s. 126.) Ki, gelişme, ilerleme terakki, güven içinde yaşamaya bağlıdır. Gerek müessesele­rde, gerek toplumlard­aki gelişme, “adalet ve hukukun” hakim olması yanında Üstadımızı­n ortaya koyduğu şu ölçü ve prensipler­e bağlıdır: Mesailerin tanzimi (çalışma hayatının düzenlenme­sine, iş bölümü)… Mâbeynleri­ndeki emniyetin tesisi, yerleşmesi ve teavün düsturunun teshiline yardımlaşm­a ve dayanışma prensibini­n kolaylaştı­rılması…

Ki, “Hamiyet ise; muhabbet, hürmet (saygı), merhametin (acımanın) netice-i zaruriyesi­dir. Onsuz olmaz ve illâ yalandır, sahtekârlı­ktır. Nefret, hamiyetin zıddıdır.” (Sünühat, s. 81.)

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye