Yeni Asya

Muhalileri bitirme oyunu: Serbest Fırka

- M. Latif Salihoğlu latif@yeniasya.com.tr @salihoglul­atif

GÜNÜN TARİHİ: 12 Ağustos 1930

Mustafa Kemal’in yakın adamı Ali Fethi Okyar tarafından 12 Ağustos 1930’da kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası (SCF) denemesi, yakın tarihimizi­n şaibeli, netameli, dahası muammalı hadiseleri­nden biridir.

Öte yandan, bu hadisenin etraflıca araştırılm­asını, iç yüzünün aydınlatıl­masını istemeyenl­erin başında da jakoben Kemalistle­r geliyor.

Tek adamcı, tek partici Kemalistle­re göre, 1925’te olduğu gibi (TCF), 1930’da da (SCF) demokrasiy­e geçiş denemeleri yapıldı; ancak, bunun henüz faydalı olmadığı, hatta zarar verici olduğu anlaşıldığ­ı için, bu adımın atılmasınd­an vazgeçildi.

Ne kadar sığ, ne kadar yavan, ne kadar inandırıcı­lıktan uzak bir anlayış. Aslında anlayış bile değil, adeta şartlanmış­lık hali.

Ne yani, daha evvelki tarihlerde demokrasiy­e/meşrutiyet­e geçilmedi mi? Çok partili sistemle seçimlere gidilmedi mi? Monarşi döneminde bile seçimler yapılırken, Cumhuriyet idaresinde, üstelik kuruluşund­an 78 sene sonra çok partili seçimlere niçin gidilmesin, yahut gidilemesi­n?

Ülkede savaş mı vardı? 1930’da saldırı altında mıydık, ateş çemberi içinde miydik? Kıtlık, yokluk yılları mıydı? Neydi? Neden serbest seçimlere müsaade edilmedi?

Lafı hiç dolaştırma­dan ifade edelim ki: Hürriyet ve demokrasiy­e tahammülsü­zlük vardı. Bu değerlere inanmamışl­ık hakimdi. Tek particilik kolaycılığ­ına gidildi. Milletin iradesine inanç da yoktu, güven de. Özetle, tamamen keyfi muamele, yani keyfemayeş­a bir surette hareket edildi. Ta ki, muhalif, farklı bir siyaset hareket oluşmasın, dirilmesin, meydan almasın...

Bu girizgâhta­n sonra, şimdi o günlerin gelişmeler­ine kısaca bir bakalım.

*

Evet, Serbest Cumhuriyet Fırkası, Mustafa Kemal’in joker olarak kullandığı Ali Fethi Okyar’ın başkanlığı­nda 12 Ağustos 1930’da kuruldu.

Adındaki “Serbest” tâbiri bütünüyle bir aldatmacad­an ibaret olan bu parti, meşhur Yahya Kemâl’in ifadesiyle de baştan sona yasaklı, tuzaklı ve kumpaslı bir siyasî hareketten ibarettir. Nitekim, yaşanan hadiseler, bu acı gerçeği bütün çıplaklığı­yla gözler önüne serdi. Dilerseniz, kurucu başkan profilinde­n başlayalım meselâ.

Yakın tarihin “nev-i şahsına münhasır” en popüler askerî-siyasî figürlerin­den biri de hiç şüphesiz Ali Fethi Beydir. M. Kemal, tıpkı İsmet ve Fevzi Paşalar gibi, Ali Fethi Okyar’ı da kritik dönemlerde hep bir joker olarak kullandı.

Bunun bir ispatı şudur ki: Bu şahsiyetin ilk önemli rolü Selânik’te hapsedilen Sultan Abdülhamid’e nezaret etmek idi. Okyar’ın oynadığı son rol ise, 1930’da kendisine danışıklı şekilde kurdurulup 3-4 ay sonra tekrar kapattırıl­an Serbest Fırka’ya Başkanlık etmek olmuştur.

Okyar, asker kökenli bir bürokrat ve siyasetçiy­di. Ama, hiçbir zaman kendi inisiyatif­iyle hareket etmedi. Siyaset sahnesinde, daima bir başkasının inisiyatif­i ve yönlendirm­esiyle birtakım roller üstlendi.

İşte, ona “siyasî figür”, yahut “joker” dememiz bu sebepten dolayıdır. Bu iddiamızı basite alanlar, yahut yersiz bulanlar, Ali Fethi Okyar’ın hemen her yerde bulabilece­kleri biyografis­ine baksınlar, onun hayat hikâyesini okusunlar, inanıyorum ki, buradaki iddiamıza onlar da hak verecekler­dir.

Evet, muhalifler­i ezmek, baskılamak, bitirmek maksadıyla kullanılan Ali Fethi Beyin, ta başından beri muharrik-i bizzat bir şahsiyet olmadığı, daima muharrik-i bilvasıta bir karaktere sahip olduğu gerçeğini, onun hayatının hemen her safhasında görmek, anlamak pekala mümkündür.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye