“Bu zamanın mühim ve hakikatli bir âlimi olabilir!”
“Kürsü önüne ve duvarlardaki tablolara hangi vecizeleri yazmalı?” meselesine devam edersek:
Risale-i Nur’u “anlayarak ve kabul ederek okuyan bu zamanın mühim ve hakikatli bir âlimi olabilir.” (Lem’alar, s. 171.)
Risale-i Nur’u “…Gazete gibi okumayınız.” (Mektubat, s. 46.) “Dikkatle… merakla” okuyunuz. (Lem’alar, s. 480) “Daima okumalıdır... (Barla Lahikası, s. 43.)
“Sizler, ara sıra, İhlâs ve İktisat Lem’alarını ve bazan Hücumat-ı Sitte risalesini mâbeyninizde beraber okumalısınız.” (Kastamonu Lahikası, s. 172)
Meyvenin Dördüncü Meselesini çok defa okuyunuz; kuvve-i maneviyeniz kırılmasın” (Emirdağ Lâhikâsı, s. 41.)
Risale-i Nur’u, mabeyninizde beraber okumalısınız. (Kastamonu Lâhikası, s. 46.)
Hemşireler ve genç kızlar Tesettür Risalesini okumalıdırlar. (Emirdağ Lâhikası, s. 193.)
Ders okunan kürsünün önüne şu sözleri yazmak âdet olmuş: “Okuyamamaktan kork!..
-Risale-i Nur’u günlük 10 sayfa okuyan kendini muhafaza eder, 15 sayfa okuyan gayrete gelir, 20 sayfa okuyan hizmet eder…” (Zübeyir Gündüzalp) Ve şunu da ilave etmiş: 50 sayfa okuyan yazar...
“Kardeşim Risâle-i Nur’u imânî bahis, lâhika ve müdâfaalar olarak oku. Okuduğunu anlamaya çalış. ‘Üstad burada ne anlatmış’ diye düşün ve sor. Dershanede ders yapmakla, tuvalet temizlemek arasında, hizmet noktasında bir fark yoktur.” (Selâhattin Şafak’ın hatırası)
Zübeyir Ağabey derdi ki, “Üstad’ımız Risâle-i Nur’u üç temel esas üzerine bina etmiştir:
1. İmânî bahisler. 2. Müdâfaalar. 3. Lâhikalar.
-İmânî bahisleri okuyanlar, ehl-i takva ve ehl-i salâhât olur. -Müdâfaaları okuyanlar, dâvâsını müdâfaayla mücehhez olur. -Lâhikaları okuyanlar, hadiseler karşısında nasıl hatt-ı harekette bulunacaklarını lâhikalardan öğrenirler.”(nur’un Büyük Kumandanı, Zübeyir Gündüzalp-a. E. Dernekli’nin hatırası-s. 389.)
Zübeyir Ağabey “Risale-i Nur’u yeni okumaya başlayan kardeşlere şunu tavsiye ederdi:
“Külliyatı üç defa okumadan lügâte bakmaya lüzum yok. Sen lügât öğrenmiyorsun ki, Risâle okuyorsun… Evvelâ Risâle-i Nur’un üslûbuna aşina ol, sonradan lügâte bak. Evvelâ benimseyeceksin. Risâle-i Nur’u ve Üstad’ı ne kadar benimsersen o kadar istifade edersin.” (A.g.e, M. Ekmekçi’nin hatırası), s. 190.)