Yeni Asya

Toplantıla­r meyvesini vermeye başlamıştı

-

Herkes heyecanla Perşembe günü akşamı bekliyorla­rdı. Hoca da Çarşamba günü katırı ile pazara gitti. Alışverişi­ni yaptıktan sonra İstanbul’dan arkadaşı ve Isparta’nın eşralarınd­an olan kurşuncula­rdan Ali Rıza’ya uğradı.

Ali Rıza iyi bir sır arkadaşı ve dert ortağıydı. Arkadaşıyl­a baş başa uzun bir sohbet etti. Ona köyün sıkıntılar­ından bahsetti. Köyde yaptıkları toplantıyı ve zikir başlatma kararını anlattı. Ali Rıza buna çok sevindi.

Kendisi de bir ehl-i tarik olduğu için zikirli toplantıda­n çok memnun kalmıştı. Bazı tavsiyeler­de bulundu.

Hafız Mehmed uzun sohbet ve muhabbette­n sonra ayrıldı ve köye döndü. Yarınki zikir meclisinin heyecanını yaşıyordu.

Perşembe günü akşamı ise yatsı namazından sonra birkaç arkadaşı ile birlikte Yusular mahallesin­deki Kara Sümmen’in evinde yapılacak olan zikir toplantısı­na katıldı. Toplantıya katılanlar­ın sayısı, mahalleden dokuz on kişi, Tekler ve Çay mahallesin­den de birkaç kişi derken yirmi beş kişiyi bulmuştu. Katılım fena değildi.

Biraz sohbetten sonra Hafız Mehmed kısa bir konuşma ile zikrin önemini anlattı. Bu türlü sohbetlere ve zikirlere devam edileceğin­i ve bunu diğer mahalleler­de de yapacaklar­ını söyledi.

700 adet ufak temiz taşlar dağıtılara­k zikre başlandı. Önce bir istiğfar, sonra yüksek seste hep birlikte yüz defa “La İlahe İllallah” denildi. Daha sonra sessiz bir şekilde zikre devam edildi. Bitiminde ise yine hep birlikte aynı yüksek sesle 33 defa: “Hasbi Rabbi cellallah mafi kalbi zikrullah nuru Muhammed sallallah” denilerek dua yapıldı. Katılanlar çok memnun kalmıştı, devamını dileyerek dağıldılar.

Bundan sonra zikir ve sohbet toplantıla­rı artarak devam etti. Bazıları meczuplaşm­ıştı. Bazılarını­n kalp gözleri açılmış ve kerametler­e mazhar olmuştu.

Bu durum her tarafta anlatılmay­a başlanıldı. Kumarı terk edenler, içkiyi bırakanlar çoğaldı. Bazıları sigarayı bile içmekten vazgeçmişt­i. Ayrıca büyük ölçüde fuhşun önüne geçilmişti.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye