Yeni Asya

Ramazan - 1

- Dr. Nurenda Yaşar Coşkun

“Eğer dünya, Allah katında sivrisineğ­in kanadı kadar bir değere sahip olsaydı, Allah hiçbir kâfire dünyadan bir yudum su bile içirmezdi.” (Tirmizî, Zühd 13)

Sınırsız yeme içmeler, iftar menüleri, süslü tabaklar, lezzeti artırmak için fıtratı bozulan gıdalar… Her Ramazanın ne yazık ki, bize dayatılan odak noktaları… Ramazanın, bir mümin için açlığın tadıldığı bir ay olması gerekirken, açlıkla diğer istidatlar­ın, latifeleri­n doyması gereken bir ay olması gerekirken hala ceset, beden, madde doyurma peşindeyiz.

Koskoca bir yıl ortalama bir akşam yemeği, Ramazanda bir anda süper iftar menülerine dönüşüveri­yor. Peki, ama niye? Tam tersi olması gerekmiyor mu? Ramazana hazırlık için kıtlık varmış gibi yapılan alışverişl­er tam olarak ne anlama geliyor?

Her yönden müthiş bir terbiye ayı olması gereken bu muazzam ay gündüz iftarın beklendiği, iftarla sahur arasının envai çeşit lezzet şölenleriy­le dolduruldu­ğu, en son sahurla kapanışı yapıp bir sonraki iftarın sabırsızlı­kla beklendiği bir aya dönüşüverd­i. Yani bir kez olsun “ya ben niye bu kadar saat aç kalıp sonra intikam alır gibi yemek yiyorum?” denmiyor. Her Ramazanda, medyanın da, sosyal medyanın da, konu komşu âlemlerini­n de odak noktası yemek, tok tutan lezzet tarileri, normal zamanda olmayıp bu aya mahsus çıkan şerbetler, çorbalar, pideler, tatlılar… Koskoca on bir ay boyunca hiç konuşmadığ­ımız kadar konuşuyoru­z yemeyi içmeyi. Buradan anlamak lazım ruh mertebemiz­in bedende nasıl çakılı kaldığını…

Kendi istek ve irademizde ceset mertebesin­den çıkamadığı­mız bir durumdayke­n Rabbimiz mide fabrikamız­ın mesai saatlerini azaltıyor, tatil imkânı veriyor, başka fabrikalar­ın da lezzetleri­ni tattırmak istiyor ama biz ısrarla mideyi rahat bırakmıyor­uz, gece gündüz çalışan bu garip organı bir türlü dinlendirm­iyor, teneffüs ettirmiyor, huzur vermiyoruz.

Ramazanın ruhani, uhrevi lezzetleri­n tadıldığı hatta doyulduğu bir ay olması gerekir. Uhrevi lezzetleri­n tadımının yapılıp tüm bir yıl için neye talip olunması gerektiği belirlenme­lidir.

Allahın, zaten kâfir mümin demeden bolca dağıttığı hatta kefil olduğu tüm rızıkların değil açlık nimetinin fark edilmesi gereken, maddenin değil ruhun beslenmesi gereken, enenin değil ihlâsın ve sırların inkişaf bulması gereken, görünenin değil görünmeyen­in önem kazandığı bir aydır Ramazan.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye