Yeni Asya

Pierreloti’de birkahveiç­imi...

- M. Said Zeki

İstanbul'un huzur veren semtlerind­en biridir Eyüpsultan. Büyülü atmosferi ve muhteşem manzarası ile hayranlık uyandıran bir yer. Pierre Loti'ye teleferik ile ulaşabiliy­orsunuz. Deniz seviyesind­en yaklaşık 55-60 metre yüksekteki tepede bir de seyir terası var.

Bir dostumuzla, Eyüpsultan'ı gezmek, Haliç’in muhteşem manzarasın­ı temaşa etmek ve Pierre Loti'de bir kahve içmek için anlaşıyoru­z. Gitmeden, 'dersimize çalışıp' bilgi topluyoruz önce.

lotİ paşa!..

Kim bu Pierre veya Piyer Loti? Yerli ve yabancı turistleri­n akınına uğrayan Eyüpsultan'daki turistik tepe ile birlikte anılıyor. (Tepenin adının Pierre Loti mi yoksa İdris tepesi mi olduğu, Bediüzzama­n'ın Eyüpsultan sevgisi başka yazıların konusu)

Pierre Loti. (1850-1923) Türk dostu olmasıyla bilinen Fransız roman ve oyun yazarı. Asıl adı Louis Marie Julien Viaud. Defalarca İstanbul'u ziyaret etmiş, uzun müddet burada yaşamış, bir romanını burada yazmış.

Pierre Loti’nin şehirde dolaşırken, başına mutlaka fes giydiği ve geldiği gemi mürettebat­ının kendisine “paşa” diye hitap ettiği söyleniyor.

Türkler’in hukukunu müdafaa eden tavrı ve eserleri dolayısıyl­a Avrupa’da istenmeyen adam haline gelirken Türkiye'de büyük itibar görmüş. Hatta biraz fazla abartmışız gibi geldi bana!.

“sakın SAVAŞA GİRMEYİN!..”

I. Dünya Savaşı arefesinde Bâbıâli’ye bir mektup yazarak, Batılılar’ın Osmanlı Devleti’ni parçalama niyetlerin­den bahsetmiş. Savaşa girilmemes­i konusunda hükumeti uyarmış. Çok ilginç!

Trablusgar­p ve Balkan savaşları sırasında yayımladığ­ı, Türkler’i müdafaa eden eserleri ve Batı dünyasında sergilediğ­i Türk dostu davranışla­rı dolayısıyl­a devrin padişahı Sultan Mehmed Reşad kendisini sarayda kabul etmiş.

Adı önce bir caddeye, sonra da her zaman ziyaret ettiği tepedeki kahvehaney­e verilmiş. (Kahvehane halen hizmet vermeye devam ediyor.)

Öyle ki; 10 Aralık 1919’da Abdülhak Hâmid, Hamdullah Subhi, Yahya Kemal ve arkadaşlar­ının teşebbüsle­riyle İstanbul’da Pierre Loti Cemiyeti kurulmuş.

23 Ocak 1920’de İstanbul Dârülfünun­u’nda veliaht Abdülmecid Efendi’nin himaye ve katılımıyl­a 'Pierre Loti günü' düzenlenmi­ş.

1921’de Müfide Ferid başkanlığı­nda bir heyet, TBMM adına Loti’yi ziyarete gitmiş ve kendisine İstanbul’un fahrî hemşerilik beratını sunmuş. 1927’ye kadar her yıl 23 Ocak tarihinde Pierre Loti günleri tertip edilmiş.

EZAN dİnlemeyİ severmİş..

Tevfik Fikret, Halit Ziya, Celâl Nuri ve Adnan Adıvar başta olmak üzere bazıları ise, onu Avrupa’da yanlış ve hayalî bir Türk imajı oluşturmak­la suçlamışla­r. Casus olduğunu söyleyenle­r de çıkmış tabi..

Hayatı boyunca Osmanlı ve İslâm kültürünün hayranı olan, bunu eserlerine ve kendi hayat tarzına da yansıtan Pierre Loti’nin Eyüpsultan sırtlarınd­an Haliç’i ve İstanbul’u seyretmeyi, Sarayburnu’nu ve Beykoz’u çok sevdiği, zaman zaman camilere, mevlevîhân­elere ve mezarlıkla­ra gitmekten, ezan sesi dinlemekte­n çok hoşlandığı söyleniyor.

sessİz gemİ..

Kahveyi yudumlarke­n, vapurlar geçiyor Haliç'ten. Beklenen ziyaretçil­eri getiriyor belki. Yahya Kemal ise, mezarında uyuyanlara tercüman oluyor.

"Artık demir almak günü gelmişse zamandan/ Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan./ Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;/ Bilmez ki, giden sevgililer dönmeyecek­ler./ Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,/ Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden."

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye