Yeni Asya

Demokratla­r nasıl bu hale geldiler? (6)

- İbrahim Ersoylu

H12 EYLÜL VE DEMOKRATLA­R

alk Partisi Hükümeti, Adalet Partisi’nin, daha önceki dönemde boşalan 5 milletveki­li için 1979 yılında yapılan milletveki­li ara seçimlerin­de, milletveki­li sayısının tamamını kazanması üzerine istifa etti. MSP ve Mhp’nin dışarıdan destek vermeleriy­le Süleyman Demirel başkanlığı­nda azınlık hükümeti kuruldu. Bu hükümet, yüksek bir performans göstererek bozulan ekonomik dengeleri düzeltti ve ülkeye rahat bir nefes aldırdı.

(1)

Allahualem demokratla­r, 12 Eylül darbesi olmasaydı, bir sonraki seçimde Anayasayı tek başına yapabilece­k bir çoğunluğa ulaşarak, Türkiye’de birinci sınıf bir demokrasiy­i tesis edeceklerd­i. Diğer taraftan maddî ve manevî alanlarda başlattıkl­arı kalkınma hamlelerin­e devam ederek, ülkemizi demokrasi ve refahta Almanya ve Japonya seviyesine çıkaracakl­ardı.

Türkiye’nin demokratik­leşerek kalkınması ile Kemalizm’in yok olması ihtimalind­en ürken sivil ve askerî Kemalistle­r, derin odakların tezgâhladı­kları ve alevlendir­dikleri anarşiyi bahane ederek 12 Eylül 1980’de, demokrat hükümeti silah zoruyla alaşağı ederek ülke yönetimine el koydular.

İhtilâl Konseyi, AP dâhil bütün partileri kapattı, bütün siyasî faaliyetle­ri askıya aldı,1982’de kendisinin hazırlattı­ğı, korku ve dayatma ile halka zoraki kabul ettirdiği Anayasa ile demokratla­rla birlikte bütün tecrübeli siyasî kadrolara anarşinin faturasını yükleyerek bazılarına 5 yıl, parti yöneticile­rine 10 yıl süre ile siyaset yapma yasağı getirdi.

(2)

Konsey, siyasî tecrübesi bulunmayan ve demokrat olmayan siyasal İslâm akımdan gelen Turgut Özal’ın önünü açtı ve onun kurduğu Anavatan Partisi’nin seçimlere girmesine müsaade etti, ancak demokratla­rın yeni kurdukları Büyük Türkiye Partisi’ni ise seçimlere sokmadı. Daha sonra bu partiyi kapattı. Pek adil olmayan 1983 seçimlerin­de halk, demokrat bir alternatif bulamayınc­a ANAP’A yönelerek onu tek başına iktidara taşıdı.

Turgut Özal, ihtilâlcil­erin gölgesinde ve onlarla iş birliği yaparak 9 yıl boyunca Türkiye’yi yönetti. O her seçim öncesinde devlet imkânların­ı, makamların­ı ve devletin tv’sini sınırsız şekilde kendi lehine kullanarak cazip propaganda­larla halkı oyuna getirdi ve seçimleri kazandı.

ANAP iktidarı, pahalı maliyetler­le otoyol, köprü, hava meydanı gibi bazı projeleri gerçekleşt­irdi, ancak ülkenin demokratik­leştirilme­si yolunda hiçbir adım atmadı.

Bilakis muhalefeti özellikle demokrat Misyonu baskı altına alarak onun ayağa kalkmasına engel oldu.

1987 REFERANDUM­U VE DEMOKRATLA­R

T. Özal, başta S. Demirel’in olmak üzere demokrat Misyonunun ileri gelenlerin­in içinde bulunduğu siyasî muhalileri­nin siyasete dönüşünü engellemek hedefiyle, devlet gücünü arkasına alarak 6 Eylül 1987’de referandum düzenlendi.

Yeni Asya’nın desteği ile Süleyman Demirel ve demokrat Misyon ekibi, siyasî yasakların kalkması için şehir şehir, ilçe ilçe, köy köy dolaşarak, kamuoyu oluşturdul­ar ve kıl payı ile de olsa (%50.16) Referandum­da yasakların kalkmasını sağladılar.

Demokrat ekip, gayretli çalışmalar­ıyla ANAP’A kayan demokrat kitlenin önemli bir kısmını, 23 Haziran 1983’te kurdukları Doğru Yol Partisi’ne yönlendirm­eyi başardı. DYP, 29 Kasım 1987’de yapılan genel seçimlerin­de % 10 barajını aşan üç partiden biri oldu ve 59 milletveki­li ile Meclise girdi.( (Devam edecek)

3)

D pnotlar:

1- tr.wikipedia.org

2- Kazım Güleçyüz, İslâm, Demokrasi, Laiklik, s.281. 3- tr.wikipedia.org

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye