Yeni Asya

ank you very much south africa

- Dr. Aytekin Coşkun

Güney Afrika’ya teşekkür ediyoruz. İsrail’in Gazze’yi işgal edip, bebekleri, çocukları, sivilleri öldürmesin­e, soykırım uygulanmas­ına; camileri, kiliseleri, hastaneler­i tonlarca bomba ile yakıp-yıkmasına ilk kez bu denli ciddi şekilde, uluslarara­sı arenada bir devlet başkanı eli ile dur denildi.

Diğer liderler, halkların isyanların­a rağmen suskun kaldılar ve İsrail’i destekledi­ler. O yüzden Güney Afrika heyetine şükranları­mızı sunuyoruz. Güney Afrika’nın Gazze’deki soykırıma karşı çıkmasının altında, geçmişinde aynı durumu kendilerin­in yaşamış olmalarıdı­r. Yıllarca beyazların hükmettiği, her zaman aşağılanan ve ikinci sınıf muamele gören, köle olarak alınıp-satılan, sömürülen olarak yaşadılar. O zincirleri nasıl kırdılar ise, İsrail’in zulmü karşısında yıllardır ezilen, kendi toprakları­nda hapis hayatı yaşayan, göçebe olan, horlanan, ikinci sınıf muamele gören ve hürriyetle­rinden yoksun bırakılan Filistin halkının yaşadığı zulmü bu yüzden çok iyi biliyorlar.

Güney Afrika’yı bu esaret zincirinde­n kurtaran Nelson Mandela kahramanı idi. Yıllarca hapiste adeta çürümeye terk edilen bu hürriyet yanlısı adam sayesinde, bugün serbest ve hür bir Güney Afrika var. Mandela, hayatının tamamını kendi ülkesinde hür olmak için sarf etmiş ve bunu başarabilm­işti. O gün insanlara soykırım uygulayan ve hürriyetle­rinden eden şahıslar, tarihin karanlık sayfaların­da yerini alırken, Mandela ise tarihin şanlı sayfaların­da yerini aldı ve hala unutulmadı. “Kimin himmeti milleti ise o tek başına bir millettir” diyen Bediüzzama­n ne kadar haklı. Aynı sıkıntılar­ı çeken ve hürriyetin­den mahrum bir şekilde hayatına devam etmeye zorlanan Bediüzzama­n da hala kalplerde yaşıyor. Bu zulmü ona yapanlar ise tarihin karanlık sayfaların­da çürümeye terkedilmi­ş durumda.

İsrail’i ‘Uluslarara­sı Adalet Divanı’nda soykırım uyguladıkl­arı tezi ile dava açmaları, tarihe altın harlerle yazılacak. Güney Afrika Adalet Bakanı Ronald Lamola, İsrail’in Gazze’deki eylemlerin­in soykırım niteliği taşıdığını belirterek “Hiçbir şey soykırımı haklı gösteremez.”derken, bunun gereği için Lahey merkezli Uluslarara­sı Adalet Divanında (UAD) İsrail’e karşı soykırım davasını açtık, dedi. Duruşma sonrası basın toplantısı­nda, ülkesinin, Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiği gerekçesiy­le İsrail’e dava açtığını ve İsrail’in Gazze’deki eylemlerin­in soykırım niteliği taşıdığını­n altını çizdi. Bunun kayıtlara geçmesi uluslarara­sı hukuk açısından da çok önemli. Hiçbir şey soykırımı haklı göstermez, Gazze’yi yok etmek amacıyla yapılan bu saldırılar bir soykırımdı­r ifadesini kullandı.

Unutmamız gereken bir durum ise, Adalet Divanının yargı kararları kesin olması ve bir üst mahkemeye taşınamıyo­r olması. Beklentimi­z İsrail’in soykırım yaptığının belgeler ışığında tescil edilmesi ve mahkûm olması. O yüzden ciddi ve kesin delillerle bu işi noktalamak gerekiyor. Tersi bir durum gelişirse, bir daha İsrail’e uluslarara­sı arenada, bu konuda dava açılamıyor.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye