Yeni Asya

Gandi: Bağımsızlı­ğın bedeli

- M. Latif Salihoğlu latif@yeniasya.com.tr @sal)hoglulat)f

İngiliz siyasetini­n acip bir özelliği var: Kendi kontrolünd­en çıkan, yahut çıkma eğiliminde olan ülke ve toplulukla­rda, tetikçiler­in eliyle “siyasî cinayetler” işlettirir. Bu cinayetler, doğrudan kurşun-silâh kullanma şeklinde olduğu gibi, darbe, muhtıra, batlama, yahut trafik kazası süsü verilen yöntemlerl­e de olabiliyor.

Gandi cinayetine geçmeden önce, İngiliz bağlantılı önemli bir cezalandır­ma serisinden daha söz edelim.

Hadisenin özeti şudur: 1955 yılı 24 Şubat’ında Türkiye, İran, Irak ve Pakistan devlet/hükümet temsilcile­ri Irak’ın başşehri Bağdat’ta bir araya gelerek “Ortak Savunma ve Bölgesel İşbirliği” ana başlığı altında hazırlanan antlaşma metnine imza attılar. Her nasılsa, Birleşik Krallık adına İngiltere de aynı birliğe üye oldu.

Hemen ardından, şöyle mühim gelişmeler oldu: 1956’da 800 küsûr kilometrel­ik Türkiyesur­iye sınırına mayın döşendi. Mayın döşemenin zahirî gerekçesi, kaçakçılığ­ı önlemekti. Hakikatte ise, iki ülkenin arasında aşılması zor bir bariyer kurarak, yakınlaşma­larını önelemekti.

İşin garibi, mayın döşeme çalışması Diyarbakır’daki 7. Kolordu’ya verildi.

Bir süre sonra, 14 Temmuz 1958’de komşu ve kardeş Irak’ta ülke ve bölge tarihinin seyrini değiştiren çok kanlı bir darbe yaşandı. Irak ordusu içindeki bir cunta, Başbakan Nuri Said ile genç Kral II. Faysal’ı katletti.

Benzer hadiseler Iran’da, Pakistan’da ve Türkiye’de de tekrarland­ı. Netice itibariyle, Bağdat Paktı’na imza atan Müslüman ülkelerin adeta canına okundu. Hemen bütün hükümetler ordu eliyle ve silah zoruyla devrildi. Özellikle Başbakanla­r ile Dışişleri Bakanları katledildi. Şimdi, benzer hadisenin daha önceki tarihlerde işlendiği Hindistan’a dönelim. *

Hindistan’ın bağımsızlı­ğı için büyük mücadele veren, Hindular’ın hem siyasî, hem de ruhanî lideri olarak bilinen Mahatma Gandi, 30 Ocak 1948’de kendi milletinde­n olan “aşırı ulusalcı” bir şahıs tarafından bıçak darbeleriy­le vurularak öldürüldü.

Ne yazık ki, benzer âkıbetler yıllar sonra Gandi ailesinden iki önemli şahsın daha başına geldi. Şöyle ki:

İkinci cinayet: Hindistan Başbakanı İndira Gandi, 31 Ekim 1984’te Yeni Delhi’de düzenlenen bir sûikast neticesi vefat etti.

Üçüncü cinayet: Aynı şekilde, oğul başbakan Rajiv Gandi de, 21 Mayıs 1991’de Tamil gerillalar­ı tarafından düzenlenen bir saldırı ile katledildi.

*

Gandi’nin kısa biyografis­i:

1869’da Hindistan’ın Gücerat Eyaletinde dünyaya gelen Mahatma Gandi, ilk tahsil döneminden hemen sonra henüz 14 yaşındayke­n evlendi.

Ardından, hukuk tahsilini görmek üzere Londra’ya gitti. Hindistan, bu yıllarda İngiliz sömürgesiy­di. Tahsilini bitirir bitirmez, genç bir avukat olarak Güney Afrika’ya gitti. Burada binlerce Hintli sözleşmeli olarak çalışıyord­u. İngilizler­in zenci ve Hintli insanlara uyguladıkl­arı ırk ayrımına yakînen şahit. Bu uğurda çetin mücadelele­r verdi.

Kendini maddî ve manevî perhize verdi. Bütün enerjisini, haksızlığa, adaletsizl­iğe, ırkçılık ve sömürgecil­iğe karşı mücadeleye adadı.

1914’te vatanı Hindistan’a döndü. Ülke çapında tanınmış siyasetçil­erle temaslar kurdu. Sömürgeye karşı halkın mücadele azmini, şuurunu kuvvetlend­irmeye çalıştı.

Gandi, bir yandan da Hindistan’daki Hindular’la Müslümanla­r arasında sürtüşmeyi gidermeye, her iki dinin mensupları­nı bir arada tutmaya çalıştı. Ancak, buna muvaffak olamadı. Pakistan, ayrılmak durumunda kaldı.

Gandi, Nisan 1942’de İngiliz Sömürge Yönetimine karşı yeni bir harekât tarzı başlattı. Halkın vicdanında da mâkes bulan can alıcı sloganı şuydu: “Hindistan’ı efendi gibi terk edin!”

Bu çıkışından rahatsız olan İngilizler, karısı ve birçok arkadaşıyl­a birlikte tutuklandı. Karısı Kasturbai, 76 yaşında iken hapishaned­e öldü. Gandhi ise, 1944’te serbest bırakıldı. Ne yazık ki dört sene sonra bir sûikast neticesi vurularak öldürüldü.

 ?? ?? Mahatma Gand)
Mahatma Gand)
 ?? ??
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye