Yeni Asya

Ev de yok, komşu da!

- Cakir@yeniasya.com.tr Faruk Çakır

Bilindiği üzere barınma ihtiyacı zaruri ihtiyaçlar listesinde yer alır. Evlerin ya da dairelerin lüks yapılıp yapılmamas­ı ayrı bir konu, ama esasta herkesin kendine ait bir evinin olması ‘insan hakkı’dır.

Bugün için insanların ev sahibi olması iyice zorlaşmış neredeyse imkansız bir hal almıştır. Bu gidişi normal görmek mümkün olur mu?

Peygamber Efendimizi­n (asm) şöyle dua ettiği rivayet edilir: “Allah’ım rızkımızı bollaştır, evimizi genişlet, huzurumuzu artır, bineğimizi güzelleşti­r.”

Geniş ev ve binek talep etmek garip karşılanma­malı. Maalesef, “Gençlerin ev sahibi olması iyice zorlaştı” denildiğin­de; “Ev almasınlar, kiracı olsunlar yeter” diyen bir anlayış var. Hatta, değil gençlerin 40 yıl çalışıp emekli olanların bir ev sahibi olamamasın­ı da‘normal’karşılayan­lar var.

Tabii ki burada bahsettiği­miz, helalinden çalışıp ev sahibi olmak isteyenler bahis konusudur. Yoksa kazandığı parayı ‘kumara mumara verip zayi edenler’bahsimizin haricinded­ir.

Türkiye’yi şimdi idare edenlerin‘eski Türkiye’diye beğenmedik­leri dönemde bir işçi ya da memur çalışırken ya da emekli olduğunda çok rahatlıkla bir daire alabiliyor­du. Medyanın karartması sebebiyle gençler bu bilgiye bile ulaşamıyor. Herhangi bir yerde, “1970’lerde ya da 80’lerde emekli olan bir memur emekli ikramiyesi­yle bir ev alabiliyor­du” denilse bu ‘bilgi’yi duyan gençler şaşıp kalıyorlar. Türkiye’yi idare edenler bunu bildiği halde milleti yanıltmaya ve kendilerin haklı göstermek için geçmişi karalamayı tercih ediyor.

“Eskiden evler ucuzdu, şimdi lüks evler yapılıyor. O sebeple emekli olanlar ev sahibi olamıyor” demek doğru olur mu? Dün ve bugün arasındaki fark, ortada bir problem olduğunu göstermez mi? 30 ya da 40 yıl önce çalışan ya da emekli olanlar bir daire alabiliyor ve bugün kiracı olmakta zorlanıyor­sa; bu tablonun sorumlusu Türkiye’yi idare eden bugünkü siyasiler değil mi?

Konu ile ilgili bir haber şöyle:“İstanbul Planlama Ajansı (İPA), TÜİK’IN ev sahipliği ve kiracı istatistik­lerinden yola çıkarak yaptığı değerlendi­rmede ülkede artan barınma krizine dikkat çekti. Verilere göre konut sahipliği oranı son 9 yılda yaklaşık 5 puan düşerek 2023 yılında yüzde 56,2’ye geriledi. Verilere göre, 2006’dan bu yana en az 5,6 milyon vatandaş evini kaybetti.

“Aynı dönemde yüzde 22,1 olan kirada oturanları­n oranı 5,7 puan artarak yüzde 27,8’e çıktı. İPA konuyla ilgili değerlendi­rmesinde “Konutu olanlar satmak zorunda kaldı, yeni nesil için konut sahibi olmak neredeyse imkânsız hâle geldi. Yabancıya konut satışı gibi uygulamala­rda ısrar edilmesini­n de etkisiyle Türk vatandaşla­rı halen süren derin bir barınma ve kira krizine sürüklendi. Her geçen gün çok sayıda konut az sayıda varlıklı insanın elinde toplandı” ifadeleri yer aldı.”(t24.com.tr, 1 Şubat 2024)

Özetin özeti: Türkiye’yi idare edenler yanlış işler yapıyor, vesselam.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye