Refah: Soykırımın final Sahnesi
İSRAİL, GAZZE’DE YÜZ BİNLERCE SİVİLİN SIĞINDIĞI VE TEK GÜVENLİ BÖLGE OLARAK BİLİNEN REFAH’A SALDIRDI. YOĞUN BOMBARDIMANDA 100’DEN FAZLA KİŞİNİN öldüğünü BİLDİRİLİYOR. ‘Zafer’ OLARAK Gİrmeyecek On Bİnlerce yaralı var
ISRAIL ordusunun, Gazze’nin güneyindeki Refah kentine düzenlediği saldırılarda, aralarında çok sayıda çocuk ve kadının da olduğu 100’den fazla sivilin hayatını kaybettiği bildirildi. Filistin Özerk Yönetimi’nin resmi haber ajansı Wafa’nın bildirdiğine göre, Pazartesi sabaha karşı başlayan yoğun bombardımanda, kent merkezinde Gazze’nin diğer bölgelerinden gelen sığınmacıların kaldığı binalar ve camiler de vuruldu. Yerel kaynaklar İsrail ordusunun, savaş uçaklarının yanı sıra bölgeyi topçu ateşi ve denizden savaş gemileri ile de vurduğunu belirtiyor. Filistin Kızılayı da, bölgedeki Kızılay merkezine yakın çok sayıda sivil binanın vurulduğunu bildirdi. Bombardımanlarda yaralananların sivil araçlarla Refah’taki Kuveyt Hastanesi’ne taşındığı ancak diğer yandan bu hastanedeki bazı hastaların da, hastanenin bombalara hedef olma riskine karşı tahliye edildikleri aktarılıyor. Bölgedeki AFP muhabirleri de, İsrail bombardımanının, bugüne dek gerçekleşenlerden daha şiddetli olduğunu bildirdi.
GAZETECİ Yazar Fehim Taştekin, “Refah: Soykırımın final sahnesi!”başlıklı bir yazı kaleme aldı. Gazete Duvar’da yazan Taştekin, “Netanyahu çok iyi biliyor ki alnına yapışan ‘soykırımcı’ damgasından başka elde ettiği hiçbir şey olmayacak. Filistinlilerin yitirdikleri, onun kariyerine ‘zafer’ olarak girmeyecek” dedi. Taştekin, “Refah’a askeri harekât yaşanan felâketleri korkunç boyutlara taşıyabilir. İnsanların sığındığı BM okulları, camiler, kiliseler ve hastaneler bile bombalanırken Refah için güvenli tahliye sözü arsız bir yalandan öteye geçemez. Gazze’de güvenli denilebilecek bir metrekarelik alan bile bırakılmadı. Çoğunluğunu 1948’de Yafa gibi yerlerden sürülen mültecilerin oluşturduğu Gazze Şeridi insanların tutunduğu son Filistin toprağı. Su yok, çocuklar sokaktaki birikintileri içiyor; yiyecek yok, insanlar açlıkla cebelleşiyor; ilaç yok, hastalar ve yaralılar can çekişiyor; çalışan sağlık kuruluşu yok, işgalciler hastanelerde terör estiriyor; elektrik yok, en hayati gereçler çalışmıyor. UAD insani yardımın ulaşması için gereken tüm önlemlerin alınmasını emrederken İsrail, Filistinlilerin nefes borusu UNRWA’Yı (Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı) bitirmeye çalışıyor. 74 yıllık BM kurumunun tesislerini bombalamakla kalmayıp yalan ve kara propagandayla fişini çekmeyi hedeliyor” diye yazdı.
“HAARETZ gazetesi Refah’taki durumu dürüstçe aktarıyor” diyen Taştekin şunları söyledi: “‘Savaştan önce Refah’ta yaklaşık 270 bin Filistinli yaşıyordu. Şu anda orada kalan 1,5 milyon kişi açlık ve yetersiz beslenmeden mustarip; susuzluktan, soğuktan, hastalıklardan ve yayılan enfeksiyonlardan, saçlarındaki bitlerden ve deri döküntülerinden mustaripler; fiziksel ve zihinsel yorgunluktan ve kronik uykusuzluktan mustarip. Okullar, hastaneler ve camiler, çadır mahalleleri ve düzinelerce yerinden edilmiş aileyi barındıran apartmanlara doluşmuş durumdalar. Aralarında ordunun saldırıları ya da sonrasında ameliyatlarda uzuvları kesilenler dahil on binlerce yaralı var. Her birinin kaybettiği yakınları, arkadaşları var. Çoğunun evi yıkıldı ya da ağır hasar gördü. Bütün eşyaları kayboldu. Paraları tükendi.’ (...) Netanyahu “Refah’a hiçbir koşulda girmememiz gerektiğini söyleyenler, aslında ‘savaşı kaybedin ve Hamas’ı orada tutun’ diyorlar” diyor. Refah’ı cehenneme çevirmek de Netanyahu’ya aradığı zaferi getirmeyecek! “Soykırımcı” lekesi alın derisinin derinliklerine işlenecek.”