Yeni Asya

TÜRKIYE’NIN GAZZE IMTIHANı

- Cakir@yeniasya.com.tr Faruk Çakır

Gazze’de devam eden İsrail zulmünü durdurmak için kimin elinden ne geliyorsa onu yapmak durumundad­ır. Zulme itirazın en alt mertebesi, zalime buğz etmek ve ona destek olmamaktır. Bunun yolu da, hukuk çerçevesin­de “Zulmünü son ver. Senin zulmüne ortak değiliz. Sen haksızsın” demek olsa gerek.

Dünyadaki pek çok ülkede yaşayan insanlar bu noktada iyi bir imtihan verirken; Türkiye’de yaşayanlar­ın bu imtihanı kaybetme ihtimali bile var. Haklı olarak pek çok noktada tenkit ettiğimiz Avrupa ve Amerika’da yaşayan insanlar Filistin ve Gazze için sokaklara çıkıp zulme itiraz seslerini yükseltirk­en biz bunu tam anlamıyla yapabilmiş değiliz. Daha da ötesi, Türkiye’yi idare edenlerin İsrail’e ihracat yapmasını neredeyse alkışlayan­lar bile var. Onlara göre savaş ve zulüm ayrı, ticaret ayrı. Nasıl oldu da “Müslüman millet”imiz zalimlerin zulmü için bahane üretir duruma düştü ya da düşürüldü?

Çoğu zaman ifade edildiği üzere bilhassa diplomasid­e bir değil, belki bin adım sonrasını hesaplamak ve ona göre adım atmak icap eder. Peki, Türkiye’yi idare edenlerin böyle yaptığını söylemek mümkün mü? İsrail ile devam eden ilişkiler bunun böyle olmadığı ortaya koymadı mı? Benzer şekilde Mısır devleti ile ilişkiler konusunda da büyük bir çelişki yaşanmadı mı?

Dünyanın çeşitli ülkelerind­en İsrail zulmüne karşı yapılan yürüyüş haberleri geliyor. Benzer itirazları­n bütün İslam ülkelerind­en de gelmesi icap etmez miydi? Elbette, İslam ülkelerind­en de itiraz sesleri geliyor, fakat bu ses Avrupa’dan yükselen itiraz seslerinde­n çok daha gür olması icap etmez miydi?

Mesela, İspanya’da hem de sol görüşlü partiler, sendikalar ve sivil toplum örgütlerin­in çağrısıyla, aralarında bakanların da olduğu binlerce kişi Filistin’e destek için gösteri yapmış.“filistin’e özgürlük. Cezasızlığ­a hayır. Katliama son verin” başlığıyla kent merkezinde organize edilen yürüyüşe katılan binlerce kişi, uluslarara­sı topluma“artık yeter. Sözü bırakın harekete geçin” çağrısı yapmış.

Haber şöyle devam ediyor: “Bu bir savaş değil soykırım”,“filistin’e özgürlük”,“hemen ateşkes”sloganları atan ve bu ifadelerin olduğu pankartlar taşıyan İspanyolla­r, İsrail’in Gazze’yi işgalinin ve bombalamas­ının, ayrıca Refah bölgesine saldırı planının durdurulma­sını istedi. (...) Bu arada, gösteriye katılan İspanyolla­rdan Paz Ruiz yaptığı açıklamada, “Sadece İspanya değil tüm hükümetler, güç, para ve korkudan dolayı İsrail’e karşı seslerini çıkaramıyo­r. Hükümetler konuşmaya gelince çok şey söylüyorla­r ama iş eyleme geçtiğinde verdikleri sözler uçup gidiyor. Biz artık boş sözler değil eylem bekliyoruz” ifadelerin­i kullandı.” (AA, 17 Şubat 2024)

Ülkemizden de inanılması zor şöyle bir bilgiye ne dersiniz: Cumartesi (17 Şubat 2024) günü Rize’de düzenlenen mitinge boynundaki “Filistin atkısı” ile katılmak isteyen bir vatandaş miting meydanına alınmadı.”

Muhtemelen bu ‘haber’ “büyük gazete ve Tv’ler”de yer almadı ya da al(a)mayacak. Peki, bu doğru bir anlayış mı? Türkiye bu imtihanı kazanmalı vesselam.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye