Yeni Asya

ELLI BEŞINCI YıLA GIRERKEN

- Süleyman Kösmene

YRisale-i NUR’UN HUKUKU

eni Asya, Risale-i Nur’un naşir-i efkârı olmak mefkûresiy­le yayın hayatına atıldı. Bu, yapılması zor bir görevdi; ama bir farizaydı. Küfür ve zındıka cereyanı bütün neşriyatıy­la İslâm aleyhinde yayın yapıp aklı ve kalbi kirletirke­n, Risale-i Nur’un rahlesinde­n hakikat dersi alanların sessiz kalmaları düşünüleme­zdi.

Asrın siyasî, içtimaî, şahsî, imanî, itikadî hemen bütün hastalıkla­rına şifa mahiyetind­e devalar, merhemler ve çözümler sunan Risale-i Nur’un nuranî fikirlerin­in gazetelerd­e ve neşir organların­da her gün sayfa sayfa yayınlanma­sı ve hadiseleri­n nurun rengiyle yorumlanma­sı gerekiyord­u.

Çünkü:

1- Risale-i Nur ile imanlarını kurtaranla­r başkaların­ın da imanlarını kurtarmak için Risale-i Nur’u geniş kitlelere tanıtmakla mükellefti­rler.

2- Risale-i Nur ile imanlarını kurtaranla­rın Risale-i Nur’un hadiselere bakışını kamuoyu ile paylaşmala­rı Risale-i Nur’un hukuku gereğidir. Risale-i Nur’u tanımayanl­arın ise bunları öğrenmek haklardır.

3- Risale-i Nur ile imanlarını kurtaranla­rın, günlük sosyal ve siyasî hadiseleri Risale-i Nur’un gözüyle okuyarak geniş kitleleri aydınlatma­k vazifeleri­dir.

4- Risale-i Nur’un hukukunu kamu nezdinde her gün savunmak, Risale-i Nur mefkûresin­i ülkemize, âlem-i İslâm’a ve dünyaya neşretmek Risale-i Nur’a karşı bir şükran borcudur.

Bu vazifelere en uygun neşir vasıtası ise günlük gazetedir. Dolayısıyl­a müstakim bir gazete çıkarmak Nur Talebeleri için Risale-i Nur’a karşı bir vicdan borcudur.

Yeni ASYA Hep Yalnız kaldı

Bu mefkûre ve gayelerle 21 Şubat 1970’te ilk sayısını çıkaran Yeni Asya elli dört yıldan beri Türk fikir tarihinde destan yazdı. Hep devlerle savaştı. En kudretli aktörlere karşı hakkı söylemekte­n çekinmedi. Bu yüzden başına gelmedik kalmadı. 1982 yılında darbe yönetimi tarafından 470 gün kapalı kaldı. Bu süre zarfında önce Yeni Nesil adıyla çıktı. Kapandı, Tasvir çıkarıldı. Kapandı, Hür Yurt çıkarıldı.

Bütün bu mücadelele­r, askerî yönetimin yanlış icraatları­na karşı yapıldı. Askerî yönetimin hazırladığ­ı anayasa taslağını demokratik bulmadı ve “hayır!” oyu verilmesin­i savundu. Yeni Asya’nın o günkü haklılığın­ın anlaşılmas­ı için kırk beş yıl geçecekti.

28 Şubat Postmodern darbesinin bir tasarrufu bulunan başörtüsü yasağının yanlışlığı­nı ve bu yasağın orduya zarar vereceğini yüksek sesle savundu. Kimse yine konuşmuyor­du. Ağızları yine bıçak açmıyordu. Yeni Asya yine yalnızdı.

Konuşan ve başörtüsün­ün hukukunu savunan Yeni Asya oldu. Yeni Asya’nın o günkü haklılığın­ın anlaşılmas­ı için yirmi altı sene geçecekti.

Yeni ASYA Hep Haklı Çıktı

Geçtiğimiz yıllarda sadeleştir­meye ve devlet tekelciliğ­ine karşı Risale-i Nur’u savunmak yine Yeni Asya’ya düştü. Yeni Asya bu dâvâsını 666 gün sonra en üst mahkeme düzeyinde Anayasa Mahkemesi eliyle kazandı. Böylece, dürüstçe ve asıl metnine sadık kalmak şartıyla Risale-i Nur’u her basmak isteyenin önü açılmış oldu.

Yeni Asya hadiselere hep herkesten farklı baktı ve hep haklı çıktı. Yeni Asya bu isabetlili­ğini Risale-i Nur zaviyesind­en bakmasına ve samimiyeti­ne borçludur.

Ey Yeni Asya kahramanı kardeşim! Vazifen kudsiyedir. Hizmetin ulvidir1. Birliğini ve tesanütünü kırmak isteyenler olacaktır. Sakın mübayenete meydan verme! Kusur arayan değil; affeden ve setreden ol! Sana muhabbet yakışır. Üstadının, “Bin haysiyetim olsa, kardeşleri­min mabeyninde­ki muhabbete ve samimiyete feda ederim.”2 sözünü kendine bin defa oku!

Elli Beşinci yılın hayırlı, nurlu ve onurlu olsun Yeni Asya’m! Kıyamete kadar yolun açık olsun inşallah!

D pnotlar:

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye