Yeni Asya

“A İNEK KEMIĞI

- Mehmet Kara mkara@yeniasya.com.tr @mkarankara

çıkladığı rakamlar gerçeği yansıtmıyo­r” diye çokça eleştirile­n TÜİK yarın“resmî”enlasyon rakamların­ı açıklayaca­k. Son yıllarda Enlasyon Araştırma Grubu da (ENAG) enlasyon rakamların­ı açıklıyor. Sokağa bakıldığın­da ENAG’ıN açıkladığı rakamlar en doğru olanı… TÜİK’IN yine enlasyonu yüzde 65’ler seviyesind­e, ENAG’ıN ise yüzde 120’lerde seviyesind­e açıklaması bekleniyor.

Ekonominin düştüğü durumu anlatmak için enlasyon rakamların­a bakmak lazım. Çünkü enlasyon hayat pahalılığı ve yoksulluk demektir. Zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar. Satın alma gücünü zayılatır, sosyal huzursuzlu­klara yol açar. Dar ve sabit gelirliler zarar görür. Paranın değerini zayılatır. İşsizliği arttırır, ödemelerde sıkıntılar­a yol açar. Son yıllarda bunların hepsini yaşadık, yaşıyoruz.

Açlık sınırı, emekli maaşlarını ve asgari ücreti daha yılın iki ayında geçti. Maaşlar eridi. Yoksulluk sınırında maaş alan neredeyse yok gibi. Etiketler artık günlük değişiyor. İnsanlar temel ihtiyaçlar­ını dahi alamaz hale geldi.

Ramazan ayı yaklaşırke­n pidenin iyatı 15 lira olarak açıklandı. Günde üç pidenin maliyeti ayda bin 350 lirayı geçecek. 8-10 lira arasında iyatı olan ekmeği dahi zor alabilen insanların ramazan pidesi alması çok zor olacak.

Ankara’da simit 15 lira olmuştu. Ama mahallî seçimler öncesi bu zam geri çektiriler­ek 10 lirada sabit bırakıldı.

CHP Grup Başkanveki­li Gökhan Günaydın’ın Meclis kürsüsünde­n verdiği örnekler ekonominin ne durumda olduğunu özetler nitelikte...

Kürsüde bir fotoğraf gösteren Günaydın, “…tavuk kemiği 20 lira, inek kemiği 150 lira, koyun kemiği 140 lira; işte, bu memleketin düştüğü hâl. Bu nedir, biliyor musunuz? 500 liraya kıyma alamayan vatandaşın çocuğunu kandırabil­mek için, suyun içinde kemik kaynatabil­mek için gidip kasaptan aldığı etlerin, aslında kemiklerin fotoğrafıd­ır; bu utancın sahiplerin­in yüzünün biraz kızarması lazım…” diyerek vatandaşla­rın acınacak halini gözler önüne serdi.

Öyle görülüyor ki, 1 Nisan’dan itibaren vatandaşı daha zor günler bekliyor.

***

Çürük Sebzenİn ADI OLDU OLGUN SEBZE

Pazarlarda akşam atılan çürümüş meyve sebzeyi toplayanla­rın fotoğralar­ını hep görüyorduk. Şimdi pazarcılar bunları atmıyorlar­mış. “Olgun sebzemeyve” yazdıkları etiketlerl­e bunları vatandaşa satmaya çalışıyorl­armış.

Günaydın diyor ki, “Olgun sebze ne demek biliyor musunuz? Adını koyalım, aslında çürümüş sebze. Burada görüyorsun­uz, 650 gram çürümüş biber 9 lira, fotoğrafı da var; çürümüşünü böyle satıyorlar, adına da ‘olgun sebze’ diyorlar. Sizden evvel var mıydı?” diye sorduktan sonra sizin “Türkiye Yüzyıl fotoğrafın­ız” diyerek noktaya koydu.

*** emeklİler KUYRUKTA

İktidar geçmişi kötülemek için hep “eskiden kuyruklar vardı, biz bitirdik” diyordu.

Piyasayı dengelemek için Et ve Süt Kurumu (ESK) ucuz kıyma satıyor. İndirimli et alabilmek için sabahın 5’inde sıraya giren vatandaşla­r kendi aralarında listeler oluşturara­k evine 1 kg kıyma alabilmek için saatlerce bekliyor. Kuyrukta bekleyenle­rin emekli olması da dikkat çekiyor. Sırada bulunan emekliler, “Bizi bu duruma düşürenler utansın. Bizden oy isteyecekl­er, hangi yüzle gelecekler merak ediyorum. Yazıktır, günahtır. Burada hep 70-80 yaşında insanlar. Bir kilo et için değer mi?” diyerek feryat ediyor.

İnsanlar bırakın kıymayı artık beyaz et bile alamaz duruma düştü. Parça tavuğun yüzüne kimse bakmazken şimdi marketlere geldiği gibi bitiyor.

İşte 22 yıllık AKP iktidarını­n ekonomiyi getirdiği nokta…

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye