Ramazan hilali önce atlas okyanusu’nda görülecek
Ab, “tek avrupa Hava sahası” girişiminde anlaştı
RAMAZANıN başladığını bildiren hilal, hicri takvime göre bu yıl ilk olarak Atlas Okyanusu’nda, hemen ardından da Kuzey ve Güney Amerika kıtalarından itibaren görülmeye başlanacak. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Astronomu Gürhan Eren, Hicri takvimdeki 12 ayı ifade eden “kameri ay”ları belirlemek için yapılan hesaplamada, Ay’ın Dünya etrafında döndüğü yaklaşık
“10 mart’ta içtima Ve rüyet olacak”
düzenlenen Uluslararası Hicri Takvim Birliği Kongresi’nde alınan kararlarla hilalin görülebilirlik kriterlerinin belirlendiğini bildiren Eren, “10 Mart’ta içtima ve rüyet olacak. Kongrede alınan kararlara
AVRUPA Birliği (AB) kurumları, Avrupa hava trafik yönetim sisteminin verimliliğini artırmaya yönelik Tek Avrupa Hava Sahası girişiminde anlaştı. AB Konseyi, üye ülkeler ile Avrupa Parlamentosu (AP) arasında müzakere edilen
Çevre ile iklim üzerindeki etkisini azaltacak
REFORMUN kapasiteyi ve sistem uyumunu artırırken maliyetleri düşüreceği kaydedilen açıklamada, hava seyrüsefer hizmetlerinin sağlanmasını geliştireceği ve havacılığın çevre ile iklim üzerindeki etkisini azaltacağı belirtildi. 29,5 günlük sürenin esas alındığını ve burada “içtima ile rüyet” kriterlerinin kullanıldığını belirtti. “İçtima”nın Dünya, Ay ve Güneş’in aynı doğrultu üzerinde bulunmasını, “rüyet”in ise Ay’ın Dünya etrafındaki hareketine devam ederken içtima konumundan 8 derece açılmasını ifade ettiğini aktaran Eren, ramazan ve şevval hilalinin de bu hesaplamaya göre belirlendiğini söyledi. göre, Başkanlığımız dünyanın herhangi bir yerinde hilalin görülmesine itibar ettiği için Amerika kıtasında görülecek hilalden dolayı 11 Mart’ta ramazan ayına başlayacağız” bilgisini verdi.
Tek Avrupa Hava Sahası (Single European Sky) reformunda uzlaşı sağlandığını açıkladı. Açıklamada, reformun amacının Avrupa hava sahasının performansını, organizasyonunu ve yönetimini iyileştirmek olduğuna işaret edildi. Açıklamada, Tek Avrupa Hava Sahası reformunun kapasite ihtiyaçlarını karşılama, uygun maliyet ve çevre ayak izini azaltma gibi hedelerini koruduğu, bunun dron kurallarına da katkı sağlayacağı bildirildi. (AA)