BEDIÜZZAMAN’ıN TALEBESI ALI İHSAN TOLA

Orman işletme mühendisi olan Ali İhsan Tola Ağabey, 1927 yılında Senirkent’te doğmuştur ve 2009 yılında aynı yerde vefat etmiştir. Kendisini ziyaret ettiğimiz zamanlarda (Barla’ya giderken uğrardık.) bize güler yüzüyle hatıralarını anlatırdı. Fakat hatıralardan evvel beraberce yaşadığımız bir olayı anlatmak isterim.

Evinin üst katında az ışık alan bir odada bulunan küçük pencerenin yanında, gittiğimiz beş arkadaşla birlikte orada bulunanlarla bize ders yaptı. Daha sonra hatıra kalması için beraber fotoğraf çektirmek istedik. Fakat oda az ışıklı olduğu için laşının yanması lazım geldi. Orada bulunan arkadaşlar, “Burada laş yanmaz” dediler (Yani Ali İhsan Ağabeyin kerameti). Biz de: “Bizim laş yanar” dedik. Ali İhsan Ağabeyin yanına oturup fotoğraf çekilirken laş yandı. (O resim hâlâ bende vardır.)

Bu olayı orada bulunanlar garip karşıladılar. Yani hiç laş yanmayan bir yerde laş yanıyor. Tabiî garip bir hadise. Daha sonra yola çıkıp Senirkent’ten ayrılırken bana bunu sordular. Ben de Risale-i Nur’dan cevap verdim: “Üstad, ‘Samimi bir ittifakın kerametvari halleri olur’ diyor. Biz de samimi ittifak eden beş kişiyiz.”

Üstad ona defalarca, “Ali İhsan, seninle biz akrabayız” demiştir. Son olarak aynı şekilde söyleyince, Ali İhsan Ağabey de “Elbette Üstadın bir bildiği vardır” demiş ve fazla üzerinde durmamıştır.

Denizli Mahkemesi’nin beraat kararı ile ilgili, ki bu beraat kararını da hazırlayan Ali İhsan Ağabeyin akrabası olan Senirkentli Hesna Hanımdır. Üstad Hesna hanıma defalarca selam gönderir.

Ali İhsan Ağabey Hesna Hanıma: “Bediüzzaman Said Nursî gibi bir zatın hususi duasına mazhar olmak büyük bir şeydir. Sana Üstadın selamını getirdim. Sizi talebeliğe kabul etmiş ve‘sizin isminizi gavsların, kutupların yanına yazdım. Onlarla beraber ona dua ediyorum.’ demiş. Bunun üzerine Hesna hanım duygulanıp ağlamaya başlamış.

Yine başka bir zaman Çam Dağı’nda Üstad karabaş otu olarak bilinen bir bitkiyi Ali İhsan Ağabeye vererek,“bunun üzerine çalış” demiş. Ali İhsan Ağabey ise, “Ben ihmal ettim, ama o bitkideki harikaları sonradan anladım” diye anlatmıştı.

Bazı kimselerin ve Mustafa Sungur Ağabeyin“bu bitkilerin sırları sana nasıl açıldı ağabey?”şeklindeki sorusuna da, “Üstadın himmetiyle” demişti. Tavsiye ettiği bazı tesirli ot ilaçları:

1. Çayı mutlaka limon ile içmek çayın zarar verici keyfiyetini kırar.

2. Günde 21 adet kuru üzüm hafızayı açar.

3. Bal karışımlı ardıç tohumu bronşite iyi gelir.

4. Migren ve beyin hastalıklarına karabaş balı iyi gelir. Aynı zamanda damar açıcıdır.

5. Yenilen her bir gıda vücutta nuraniyet kesp ederse faydalı olur. Bu da iman hakikatleriyle olur.

Kabrini ziyaret edip Fatihalar okuduk. Cenab-ı Hakk şefaatine mazhar eylesin. Amin.