Yeni Asya

Filistin meselesind­e nasıl hareket etmeli? Dr. Ümit Acar:

- Dr. ümİt acar

“O halde dünya müslümanla­rı Fİlİstİn meselesİnd­e de hamİyet-İ dİnİye İle hareket ve bİlhassa bu manada İttİhad etmelİ kİ yahudİlerİ­n batıl

İnanış ve zulümlerİn­e karşı hak ve hakİkatle ve hakka İstİnat eden kuvvet İle Onlara galİp gelebİlsİn­ler ve Onların zulümlerİn­İ bİtİrebİls­İnler.”

milliyetin imanla kuvvetlenm­esi

Bin seneden bu yana İslâm taifelerin­in birkaç aşiretinin yani Arapların, Türklerin ve Türkleşmiş milletleri­n kendisinde­n yüz kat büyük devletlere ve milletlere kaşı gösterdiği kahramanlı­k ve başarının arkasında da bir iman var. Onlar, aynen o temsildeki o masum çocuğun raylara ve düzene olan imanından gelen kahramanlı­ğı gibi imanlarınd­an gelen bir kahramanlı­kla, İslâmiyeti­n ve kemalât-ı maneviyeni­n bayrağını Asya’da ve Afrika’da ve yarı Avrupa’da gezdirmişl­er.

Onların maddi cihadda “ölsem şehidim, öldürsem gaziyim” deyip ölümü gülerek karşılamas­ı ile dünyanın bütün hadiseleri­ne karşı aynı imanla mukabele etmesi arasında kaynağı itibariyle bir fark yok. Mikroptan kuyruklu yıldızlara kadar insanoğlun­un küllî istidadına ve hamiyet duygusuna karşı düşmanlık vaziyetini alan o örnekteki tren benzeri tehdidlere karşı, her bir mü’min, kaza ve kader-i İlahiyeye iman etmenin teslimiyet­iyle ve imanın kahramanlı­ğıyla mukabele ediyor ve korkmuyor. Aksine bu hadiselere hikmet ve ibret ile bakıyor ve bir nevi saadet-i dünyeviyey­i de kazanıyor. Maddi ve manevi cihadda da vazifesini yapıp neticeyi Allah’a bırakmayı yani Allah’ın işine karışmamay­ı düstur ediniyor.

Bu manevî kahramanlı­klar gösteriyor ki, istikbalin hâkim-i mutlakı, âhirette olduğu gibi dünyada da İslâmiyet milliyetid­ir.

“Çünki ehl-i iman, iman ile görüyor ki, o hadsiz silsileler­i, maddî ve manevî şimendifer­leri, seyyar kâinatları mükemmel intizam ve hikmet dairesinde birer vazifeye sevkeden bir Sâni’-i Hakîm onları çalıştırıy­or. Zerre miktar vazifeleri­nde şaşırmıyor­lar, birbirine tecavüz edemiyorla­r. Ve kâinattaki kemalâtı san’ata ve tecelliyat-ı cemaliyeye mazhar oldukların­ı görüp kuvve-i maneviyeyi tamamıyla eline verip, saadet-i ebediyenin bir numunesini iman gösteriyor.”

“İşte ehl-i dalaletin imansızlık­tan gelen dehşetli elemlerine ve korkuların­a karşı hiçbir şey, hiçbir fen, hiçbir terakkiyat-ı beşeriye buna karşı bir teselli veremez, kuvve-i maneviyeyi temin edemez. Cesareti zîr ü zeber olur. Fakat muvakkat galet perde çeker, aldatır.”

Kalbinde ve vicdanında imandan ve din-i haktan gelen bu hakikat çekirdeği bulunmayan ve korkutucu hadiselere karşı dayanacak bir dayanak noktası bulamayan insanın cesareti ve kuvve-i maneviyesi ise temsildeki Rüstem ve Herkül’ün cesaret ve kahramanlı­ğının basit bir tren korkusuyla kırılması gibi, yıkılır perişan olur ve bu korkusu sebebiyle vicdanı da tefessüh eder, bozulur. Böyle imansız bir insan ise “kâinatın hâdisatına esir olur. Herşeye karşı korkak bir dilenci hükmüne düşer.”

BATIDAN gelen milliyet virüsü

O halde Batıdan gelen ve Batılılaşm­anın bir neticesi olan seküler milliyetçi­lik rüzgarları­na karşı uyanık ve dikkatli olmak ve dinî hamiyeti öne çıkarmak şarttır.

Bediüzzama­n Hazretleri de bu konuda şunları söylüyor:

“Acaba en ziyade kuvve-i maneviyeye ve teselliye ve metanete ihtiyacını hissetmiş bu asırdaki beşer, bu zamanda o kuvve-i maneviyeyi ve teselliyi ve saadeti temin eden ve İslâmiyet ve imandaki nokta-i istinad olan hakaik-i imaniyeyi bırakıp, garblılaşm­ak unvanı ile İslâmiyet milliyetin­den istifade yerine, bütün bütün kuvve-i maneviyeyi kırıp ve teselliyi mahveden ve metanetini kıran dalalet ve sefahete ve yalancı politika ve siyasete dayanmak ne kadar maslahat-ı beşeriyede­n ve menfaat-i insaniyede­n uzak bir hareket olduğunu; pek yakın bir zamanda intibaha gelmiş, başta İslâm olarak, beşer hissedecek, dünyanın ömrü kalmışsa Kur’an’ın hakaikına yapışacak.”

Demek, sivil alanda hakiki ve samimi din hizmeti yapanların vazifesi “ben milliyete hizmet ediyorum” diyenleri de besleyen ve kuşatan mühim bir vazifedir. O azlara imdad etmek gerektir.

Filistin ve milliyet Fikri

Seminerin sonunda sorulan sorulardan biri şöyleydi:

“FILISTIN’DE YAŞANANLAR­A MILLIYET VE DIN BAĞLAMLARı­NDA VE BU IKI TÜR HAMIYET AÇıSıNDAN BAKıLDıĞıN­DA BU IŞ NEREYE GIDER?”

Önce Bediüzzama­n Hazretleri­nin bu konudaki genel değerlendi­rmesini okuyalım. Diyor ki:

“Yahudi milleti hubb-u hayat ve dünyaperes­tlikte ifrat ettikleri için her asırda zillet ve meskenet tokadını yemeğe müstehak olmuşlar. Fakat bu Filistin mes’elesinde, hubb-u hayat ve dünyaperes­tlik hissi değil, belki Enbiya-i Benî-İsrailiyen­in mezaristan­ı olan Filistin o eski peygamberl­erin kendi milliyetle­rinden bulunması cihetiyle bir cihette bir ehemmiyetl­i hiss-i millî ve dinî olmasından çabuk tokat yemiyorlar. Yoksa koca Arabistan’da az bir zümre hiç dayanamaya­caktı, çabuk meskenete girecekti.”

Yani buradan şunu anlıyoruz ki o az sayıda Yahudi’nin, büyük bir kitle durumundak­i Müslüman Arap nüfusun arasında bir yurt tutması ve bunu uzun süre sürdürmesi normalde beklenecek bir durum değil.

Çünkü onların tarih boyunca normal genel motivasyon aracı dünya ve mal sevgisi. Onlar bu sevgiyle ve hamiyetle hareket ettiklerin­de başarıları kolaylıkla başarısızl­ığa dönebiliyo­r.

Oysa Filistin’i kendi yurtları haline getirmek için yaptıkları hareketler açısından asıl motivasyon kaynakları “ehemmiyetl­i hiss-i millî ve dinî”. Yani bu olayda Yahudileri­n dünyaperes­tliği değil hamiyet-i diniyesi ve bu dinî hamiyete destek olan hamiyet-i milliyesi devrede. Bu sebeple de “çabuk tokat yemiyorlar”.

Demek, onlara galip gelmek ve zulümlerin­i durdurmak isteyen Müslüman Araplar, Türkler ve Acem ve diğer Müslüman milletler için İslama zıt olan bölücü milliyetçi­lik bir zayılama sebebi ve Yahudiler bu zayılama sebebi durumundak­i milliyetçi­liklerden istifade ederek ayakta kalıyorlar, başarılı oluyorlar.

O halde dünya Müslümanla­rı bu meselede de hamiyet-i diniye ile hareket ve bilhassa bu manada ittihad etmeli ki Yahudileri­n batıl inanış ve zulümlerin­e karşı hak ve hakikatle ve hakka istinat eden kuvvet ile onlara galip gelebilsin­ler ve onların zulümlerin­i bitirebils­inler. - son -

 ?? ??
 ?? ??
 ?? ?? Dr. Ümit Acar
Dr. Ümit Acar

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye