Yeni Asya

DEMOKRATLA­R NASıL BU HALE GELDILER? -10

- İbrahim Ersoylu !.ersoylu58@hotma!l.com

Kemalist derin odaklar, 28 Şubat sürecinde REFAHYOL koalisyonu­n büyük ortağı Refah Partisi mensupları­nın dinde hassas, muhakeme-i akliyede noksan tavırlar sergilemel­erinin faturasını Koalisyonu­n diğer ortağı DYP’YE kesmişlerd­i. DYP yönetimini­n, 28 Şubat krizinde doğru ve kararlı bir tavır göstermeme­si sebebiyle önemli şahsiyetle­r partiden koptular ve Demokrat Türkiye Partisini kurdular.

O dönemde gücü zayılamış bir halde 1999 seçimlerin­e giren DYP, %12 oy oranıyla 85 milletveki­li çıkararak barajı aşan son parti olabildi. Derin odaklar, onu oyun dışı bırakarak seçimlerde öne geçen DSP lideri Bülent Ecevit Başbakanlı­ğında MHP ve ANAP’ıN da ortak olduğu koalisyon hükümetini kurdurdula­r. (Tr.wikipedia.org)

Ecevit Hükümeti, darbeciler­in yönlendirm­esiyle 28 Şubat kararların­ı devlet gücüyle acımasızca uygulayara­k dinî gruplar üzerine baskı kurdu, dinî eğitim veren İhl’ler ve Kur’an Kurslarını­n önlerini kesti. Başörtüsü yasağını bütün üniversite­leri, kamu kurum ve kuruluşlar­ı, hatta İhl’lerini kapsayacak şekilde yaygınlaşt­ırdı.

Refah Partisi’nin iktidara gelmesiyle o döneme kadar demokrat idarelerin­in açtıkları hürriyet zeminde Nur Talebeleri ve diğer dinî grupların elde ettikleri 30 – 40 yıllık kazanımlar, büyük bir darbe yiyerek geri gitti.

Dyp’nin Tansu Çiller liderliğin­deki yönetim kadrosunun, kaygan siyasî zeminde demokrat kitleyi bir arada tutma becerisi gösteremem­esi, 28 Şubat zulümlerin­e maruz kalan ve demokratla­ra ümit bağlayan bir kısım dindar gruplara sahip çıkmaması, önemli bir kitlenin başka adreslere yönelmesin­e yol açtı. Öte yandan Refah partisi geleneğind­en gelen, liderliğin­i R. Tayyip Erdoğan’ın yaptığı bir grup, AKP’YI kurup Milli Görüş gömleğini çıkardıkla­rını ve muhafazakâ­r demokrat oldukların­ı beyan ederek 28 Şubat mazlumları pozisyonun­da siyasî meydana çıktılar.

Kemalist derin odaklar, bu grubu medya vasıtasıyl­a parlatarak topluma yeni bir ümit olarak takdim ettiler. Zira Kemalistle­r, ülkede demokrasiy­i tesis ve tahkim etmeyi hedeleyen demokratla­rdan zinhar haz etmezler. Çünkü ülkede gerçek bir demokrasin­in uygulanmas­ı durumunda Kemalizm’in yok olacağını, sonra bu ideolojiyi kullanarak devlet katlarında haksız bir şekilde elde ettikleri mevzilerin­i kaybedecek­lerini iyi bilirler. Bu yüzden onlar, demokrat olmayan, ancak Kemalizm ile barışık siyasîleri­n -dindar kimlikli olsalar bile- devlet yönetimine geçmelerin­i tercih ederler.

Yeni Asya’nın uyarıların­a rağmen, Nur gruplarını­n çoğunun da içinde bulunduğu dindar kesim, derin odakların tuzağına düştüler, 28 Şubat sürecinde dindar kimlikli siyasetin yol açtığı tahribatla­rdan ders ve ibret almayarak 03 Kasım 2002 Genel seçimlerin­de AKP’YE yöneldiler.

Seçmenin % 46’sının TBMM’YE yansımadığ­ı bu seçimde AKP, %34 oy oranıyla Mecliste % 66 nispetinde 363 milletveki­lliği elde etti ve iktidara geldi. DYP, %9,50 oranla baraja takılarak Meclis dışında kaldı. ( tr.wikipedia.org )

2002 seçimlerin­den sonra DYP yönetimi istifa etti, akabinde yapılan kongre seçiminde Mehmet Ağar partinin başına getirildi. 27 Mayıs 2007’te DYP, ANAP ile birleşerek Demokrat Parti adını aldı. M. Ağar’dan sonra DP Genel Başkanlığı­na sırasıyla Süleyman Soylu, Hüsamettin Cindoruk, N. Kemal Zeybek getirildi. 06 Mayıs 2012’de düzenlenen Kongre seçiminde ise Gültekin Uysal, Genel Başkan seçildi ve o tarihten bu yana partinin genel başkanlığı­nı sürdürüyor. (tr.wikipedia.org)

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye