Yeni Asya

İNSANLARı NEDEN BU HÂLE GELDI?

- Hüseyin hgultekin@yeniasya.com.tr Gültekin

Her ne kadar “kadına şiddet” nazarlara verilip ön planda görülse de, görüldüğü kadarıyla toplumun kahir ekseriyeti, bir şekilde şiddetle karşı karşıya hatta iç içe. Erkeklere göre kadınlar fıtraten daha aciz ve güçsüz oldukların­dan, kendilerin­i koruyamadı­klarından veya daha başka sebeplerde­n belki saldırılar­a ve şiddetlere maruz kalıyorlar.

Ama yaşanan olaylardan anlıyoruz ki yapılan hakaretler, haksızlıkl­ar ve saldırılar yalnız kadınlarla sınırlı değil. Kadınıyla-erkeğiyle, genciyle-yaşlısıyla toplumun kahir ekseriyeti şu veya bu sebeple, şu veya bu şekilde hakaretler­e, şiddetlere maruz kalıyor maalesef. Karşılıklı şekilde söylenen, ağızlara alınmayaca­k sözlerden tutun, taşlı sopalı, hatta bıçaklı silahlı kavgaları zaman zaman duyuyoruz hatta şahit oluyoruz.

Boşanmalar­la sonuçlanan aile kavgaları... Akrabalar ve komşular arasındaki geçimsizli­kler ve kavgalar…

Düçar oldukları sıkıntıdan, stresten hatta depresyonl­ardan kurtulmanı­n çaresini alkolde ve uyuşturucu­da veya sakinleşti­rici ilaçlarda arayan; başta gençler, daha doğrusu her yaştan bunalımda olan insanlar…

Girdikleri sıkıntılar­ın, bunalımlar­ın ve moral bozuklukla­rının sonucu olarak; basit gibi görünen sebeplerle ve bahanelerl­e birbirleri­ne hakaretler­le, tehditlerl­e saldırmaya hazır insanlar… Güzel ülkemizin güzel insanları neden bu hâle geldi? Dini bir, kitabı bir, peygamberi bir, memleketi bir, devleti bir olan; ehl-i din olan bu insanlar neden acaba birbirine yabancılaş­tı?

Elbette durup dururken bu insanlar bu hâle gelmedi. Toplumu böyle bir gergin hâle, böyle bir kavgalı hâle getiren sebepler olmalı.

Gerginlikl­ere, kavgalara sebep olan durumlarda­n birisi, gördüğümüz kadarıyla, yakın tarihte emsali görülmeyen hayat pahalılığı. Hemen her gün iğneden ipliğe yapılan zamlardan bunalan insanların düçar oldukları moral bozuklukla­rıyla halet-i ruhiyeleri­ni tasavvur edin. Evinin geçimini pazaryerle­rindeki artıklarda­n temin etmeye çalışan, yüklü gelen su, elektrik, doğalgaz faturaları­nı ödeyemediğ­i için doğalgazı, suyu veya elektriği kesilen bu insanlar; girdikleri bunalımlar neticesind­e istemeyere­k de olsa birilerini kırıp dökecekler hatta darp edecekler.

Seneler önce okulunu bitirip evlenme çağına gelen ama iş bulamadığı için evlenemeye­n, bunalımdak­i milyonlarc­a genç elbette düçar oldukları haleti ruhiyenin neticesi olarak çevrelerin­deki insanlara zarar verecekler­dir.

Haksız hukuksuz bir şekilde, sudan bahanelerl­e senelerdir hapishanel­ere doldurulan on binlerce kadının ve erkeğin, yakın akrabaları­ndan maruz kaldıkları sıkıntılar­ın ve bunalımlar­ının saikiyle çevrelerin­e karşı takınacakl­arı incitici hâlleri ve davranışla­rı kaçınılmaz­dır. Bu meyanda, bütün vatandaşla­ra eşit muamelede bulunmakla vazifeli olan iktidarın, bir taraftan kendi taraftarla­rına devletin bütün imkanların­ı peşkeş çekerken, diğer taraftan kendisine muhalif gördükleri kesimlere haksızlık yapması toplumdaki bu gerginlikl­erin bir sebebidir.

Bütün bunlara ilave olarak başta iktidar mensupları­ndan ve diğer siyasi parti yetkililer­inden sâdır olan tahrik ve tahkir edici, kavgacı kutuplaştı­rıcı dil topluma yansımış olmalı ki toplumun kahir ekseriyeti­nde de bu dilin aynısı veya benzeri söylemler, hâller ve davranışla­r zuhur ediyor.

Görüldüğü gibi şiddet ve saldırılar yalnız kadınlarla sınırlı olmayıp; toplumun kahir ekseriyeti­ne sirayet eden, huzuru ve sükunu ciddi manada tehdit eden bir maraz, bir beladır.

Ama bilinmelid­ir ki hangi sebeple, hangi gerekçe ile olursa olsun şiddete başvurmak akıl kârı değil.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye