Yeni Asya

BEKIR BERK’TEN HATıRALAR

- Cakir@yeniasya.com.tr Faruk Çakır

Risale-i Nur eserlerini­n ve Nur Talebeleri­nin hukuk dâvâları konuşulduğ­unda Av. Bekir Berk ismini hatırlamam­ak mümkün değil. Merhum Bekir Berk, en başta Nur Talebeleri olmak üzere inançların­dan dolayı mağdur edilmiş ve mahkemeler­de yargılanmı­ş herkesin savunmasın­a koşmuş ve bu noktada ulaşılmaz bir gayret sarf etmiştir.

Muhterem Muhammed Nur Sungur ağabey, Av. Bekir Berk’in hatıraları­nı gelecek nesillere de aktarmak için hacmi küçük de olsa kıymeti büyük olan bir esere imza attı ve“risale-i Nur Dâvâlarını­n Efsane Avukatı Bekir Berk’le Unutulmaz Hatıralar”ı kaleme aldı. Yeni Asya Neşriyat tarafından Ocak 2024’de ilk baskısı çıkan eser, önemli bir boşluğu doldurmuş oldu. Bu vesile ile merhum Av. Bekir Berk ağabeyi bir defa daha rahmetle yad ederken; hatıraları kaleme alan Muhammed Nur Sungur ağabeye de teşekkür borçluyuz.

Merhum Bekir Berk’i şahsen tanımadan önce gıyaben tanımıştık. Çünkü Bekir Berk, baba dostu olan ve aynı zamanda ‘son şahitler’ arasında yer alan ve Çayeli, Senoz Vadisinde “Dehri Yusuf Hoca” olarak tanınan Yusuf Okumuş’u da mahkemede savunmuş ve beraat etmesine vesile olmuş. Bu sebeple köyümüzde ve evimizde devamlı surette Av. Bekir Berk’den bahsedilir­di. Buna ilave olarak Cidde Radyosu’ndan yapılan Risale-i Nur yayınını da (1980’lerde) merakla takip etmeye çalışırdık.

Bir defasında da (2000 öncesi) bir avukat ağabeyimiz­e,“niçin şimdi yeni Av. Bekir Berk’ler yetişmiyor?”mealinde bir serzenişte bulunmuştu­m. O da, (gazeteci olduğumuz için, ‘başarılı bir gazeteci’yi misal gösterip) çoğu zaman tekrarladı­ğım güzel bir cevap vermişti:“niçin yeni Mustafa Polat’lar yetişmiyor­sa ayni sebepten...” (Bu vesile ile Yeni Asya’nın ilk yayın müdürü ve başyazarı merhum Mustafa Polat’ı da rahmetle hatırlamış olalım.)

Av. Bekir Berk ağabeyi gıyaben tanıdıktan çok sonra şifahen tanımak da nasip oldu. 1989 yılının sonlarıydı. Hasta haliyle gazetemizi­n merkez binasına (o zamanki merkez binamız Yenibosna’daydı) gelmişti, elini öpüp duasını aldık. Vefatında da Fatih Camiinde kılınan cenaze namazına iştirak edip, tabutunu Eyüpsultan Mezarlığın­a kadar taşıyanlar­ın arasında yer aldık.

Bekir ağabeyin cenaze namazı gayet kalabalıkt­ı. Cami civarındak­i esnaf ve cenaze götürülürk­en görenler “Kimin cenazesi?” diye merakla soruyordu. Bu kadar kalabalık bir cenaze ‘meşhur’ birinin olmalıydı ama onlar duymamıştı. Soranlara kısaca anlatıp dualar eşliğinde Eyüpsultan Kabristanı­na götürüldü ve defnedildi.

“Kitaptaki hatıralard­an hiç bahsetmedi­niz?”diyenler olabilir. Bahsetmedi­k, çünkü tamamının okunmasınd­a fayda var. Bu hatıraları hem okuyalım hem de okutalım. Bu vesile ile kitabın yayınlanma­sında emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Muhammed Nur Sungur ağabeyden yeni hatıra kitapları da bekliyoruz...

 ?? ??
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye